ويكيبيديا

    "غواصة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • denizaltı
        
    • denizaltısı
        
    • gemisi
        
    • denizaltında
        
    • denizaltının
        
    • denizaltıyı
        
    • denizaltıya
        
    • deniz
        
    • denizaltıda
        
    • denizaltıyla
        
    • denizaltısından
        
    • denizaltıdan
        
    • denizaltısını
        
    • denizaltısına
        
    • denizaltısıyla
        
    İster yere kulağınızı dayayın, ya da bir denizaltı sonarı kullanın... Open Subtitles سواء بوضع الأذن على الأرض أو إرسال موجات سونار من غواصة
    denizaltı yaşamı hakkında öğreneceğin ilk şey küçük düşün, ince fikirli ol. Open Subtitles أول ما تتعلمه حيال الحياة في غواصة هو التفكير بأنك صغير ورفيع
    Bir de milyar dolarlık denizaltı hazinesi olayı vardı. Patladı falan. Open Subtitles ذلك ، وكنز غواصة بقيمة مليارات الدولارات ، تعلمين ، الانفجار
    Bir köpekbalığının bir ahtapot yediğini gördüm, ama hiç hayalet Rus denizaltısı görmedim. Open Subtitles حتى إنني رأيت قرش يأكل إخطبوط لكني ما رأيت في يوم شبح غواصة روسية
    San Diego kıyıları dışında, Pasifik Okyanusu yüzeyinde Çinli bir denizaltı var. Open Subtitles هنالك غواصة صينية غارقة في قاع المحيط الهادي جانب ساحل سان دييغو
    1954'te bir nükleer denizaltı ilk kez okyanusun derinliklerine ulaştığında... ..bir şeyi uyandırdı. Open Subtitles بالمرة الأولى التي تصل بها غواصة نووية إلى الأعماق السفلية أيقظت شيئًا ما
    Kötü haber; bu uyuşturucu kartelleri tarafından kullanılan bir tür yarı denizaltı. TED ولكن الأخبار السيئة هى أنها، غواصة نصف غاطسة تديرها عصابات المخدرات.
    Jim çektiğinde tek denizaltı, çünkü o diğer denizaltında çekiyor, kim yaptı hatırlamıyorum. TED وإذا كان من تصوير جيمس، ستشاهدون غواصة واحدة، لكونه يصور من الأخرى، ولا أذكر إن كنت صاحب هذا المشهد أم جيمس.
    Kırmızı nokta denizaltı Alvin'in lazer ışığı menfezlerden ne kadar uzakta olduğumuza dair fikir veriyor. TED النقطة الحمراء هي ضوء ليزر من غواصة الفين لتعطينا فكرة عن مدى بعيدا ونحن من المخارج.
    Aslında çok iyi bir çalışan denizaltı, ve bu sebeple üretildi zaten. TED انها في الواقع غواصة تعمل بشكل جيد جدا، هذا ما قد صممت لأجله.
    Alman lojistik denizaltısı randevu noktasına gelecek ve denizaltının battığını sanacak. Open Subtitles غواصة الامداد المانية . عندما تصل الى موقع الغواصة يو ستفترض ان الغواصة الالمانية قد ادت اصابتها الى غرقها
    Olası Rus denizaltısı iki-sıfır-dokuzda on altı knot ile sana doğru geliyor. Open Subtitles احتمال غواصة روسية فى اتجاه 209 بسرعة 16 عقدة و تتجه إلى موقعك
    Bir Amerikan denizaltısı karınızın tarifine uyan bir kadını kurtarmış. Open Subtitles أن إمرأة تنطبق عليها مواصفات زوجتك الأولى تم العثور عليها بواسطة غواصة أمريكية
    Ama siz anlayamazsınız, çünkü ekranda sadece bir savaş gemisi vardı. Open Subtitles أظن أنك لن تعرفيه لأنه عند بلوغه صالات العرض القصة جرت كلها في غواصة
    Bir denizaltının içinde oturuyorsunuz ve pencerenizden denizin altındaki küçük gölete bakıyorsunuz. TED تخيل أن تكون جالساً في غواصة وتنظر من النافذة وترى بحيرة صغيرة من الماء تحت البحر.
    Hackerlerin nükleer bombalı bir denizaltıyı kontrol ettiklerini mi söylüyorsunuz? Aynen öyle diyorum. Open Subtitles هل تقول بأن المخترقين يتحكمون في غواصة تحمل النووي؟ هذا بالظبط ما أقوله؟
    Onun için bir denizaltıya ameliyat ekibi ve mürettebat yerleştireceğiz onu küçültüp bir atardamardan içeri enjekte edeceğiz. Open Subtitles ولذلك سوف نقوم بوضع غواصة وبداخلها فريق طبى وسوف نقوم بتصغيره جدا ونقوم بحقنه فى الشريان
    Birleşik Devletler deniz Kuvvetleri neden bir Rus denizaltısını denetlesin? Open Subtitles لماذا تفحص البحرية الأمريكية غواصة روسية؟
    Nasıl oluyor da bu durumdan Almanya'dan 8 bin kilometre ötede bir denizaltıda ölüyor? Open Subtitles كيف له أن يكون هنالك وهو ميتٌ في غواصة تبعد 5000 ميل عن ألمانيا
    Ben küçükken, bir televizyon dizisi vardı, muhtemelen duymuşsundur, bir denizaltıyla ilgiliydi, adı şöleydi: Open Subtitles كان هناك ذلك المسلسل التليفزيونى عندما كنت طفلاً ،لم تسمعى به على الأرجح كان يحكى عن غواصة
    - Olimpiyat atletleriyle dolu bir Rus denizaltısından. - Ralph, uyan. Open Subtitles غواصة روسية مليئة بالالومبين الرياضين رالف ، استيقظ
    Çıkmak istemesini nasıl sağlarsın? Çıkmak istemelerini nasıl sağlarsın? hem de nükleer bir denizaltıdan... Open Subtitles كيف تجعلهم يرغبون في الخروج من غواصة نووية
    Babasının denizaltısını arıyor. Işığın olmadığı yerde. Open Subtitles لقد بحث عن غواصة والده فى كل الأماكن المظلمة
    Bize ateş etmediler. İzin almaksızın bir Sovyet denizaltısına saldıramam. Open Subtitles أنا لا أستطيع مهاجمة غواصة روسية بدون تفويض
    1973'te karı koca olarak Sovyet denizaltısıyla Seattle'a getirildik ve bir balıkçı teknesiyle sahile bırakıldık. Open Subtitles وفي عام 1973 ، كزوج وزوجة اقتادونا على متن غواصة سوفياتية لقارب صيد قبالة شاطئ سياتل

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد