ويكيبيديا

    "غير المشروط" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • koşulsuz
        
    • kayıtsız şartsız
        
    Ben, koşulsuz sevgi ve saygının sadece insan yaşamını kurtarmakla kalmayıp onu dönüştürebileceğinin de bir kanıtıyım. TED انا دليل، الحب غير المشروط والاحترام ليس بأمكانه فقط أنقاذ حياة ولكن بأمكانه تغيير حياة
    Ve doula olarak çalışırken öğrendiğin tek bir şey varsa o da şudur ki birazcık koşulsuz destek gerçekten çok faydalı olabiliyor. TED لكن إن كان هناك شئ واحد تعلمته من عملى كقابلة، أن القليل من الدعم غير المشروط يمكن أن يساعد كثيراً.
    Buradan size bakıyorum da, koşulsuz sevginin ne olduğunu anlıyorum. Open Subtitles أعني، وأنا أجلس هنا الأمر الذي أراه عندما أنظر إليكما أنتم الإثنان الشيء الذي يتحرك بي هو الحب غير المشروط الخاص بكم
    Tanrı'nın kayıtsız şartsız sevgisine inanmak istemediğimiz için bütün bunlar. Open Subtitles هل السبب هو رفضنا للإيمان بحب الرب غير المشروط لنا
    15 Ağustos 1945'te, Japonya kayıtsız şartsız teslim oldu. Open Subtitles في 15 أغسطس 1945 أعلنت اليابان استسلامها غير المشروط
    koşulsuz desteğine sahip olduğumuzu bilmek beni memnun etti, Frank. Open Subtitles يسعدنا أن نعرف أن لدينا الخاص غير المشروط سند ، فرانك.
    Bir çocuğun babası olmanın verdiği kalıcı koşulsuz sevgi kaynağının hayali... Open Subtitles ..الوهم أن الأبوة لطفل تخلق ...حمماً مستمرة من الحب غير المشروط
    koşulsuz sevgi, ve bir yuva verdiniz. Open Subtitles مقابل الحب غير المشروط ومنزل ادعوه المنزل
    Bu sabah saat 2:41'de koşulsuz teslim anlaşması imzalandı. Open Subtitles وثيقة الاستسلام غير المشروط تم توقيعها عند الساعة 2: 41 من صباح اليوم
    Bir koşulsuz uyarıcı öğrenilmemiş, istemsiz, şarta bağlı olmayan bir tepki üretir. Open Subtitles حسنا، التحفيز غير المشروط هو شيء ينتج رد فعل غير مكتسب ولا ارادي
    Yoksa Prens Drakan'ın emirleri koşulsuz sadakatinizi alacak mı? Open Subtitles أو يمكن لأوامر الأمير داركان أن تلقى الولاء غير المشروط منكم؟
    Meclis'e koşulsuz şartsız sadık kalacağına yemin edebilir misin? Open Subtitles أيمكنك التعهد بالولاء غير المشروط إلى المجلس؟
    Bu şefkat durumuyla, koşulsuz şefkatle ilgileniyor. TED إنه يتعامل مع حاله التعاطف , التعاطف غير المشروط .
    Bir çocuğun babası olmanın verdiği kalıcı koşulsuz sevgi kaynağının hayali... Open Subtitles أن الأبوة لطفل تخلق ...حمماً مستمرة من الحب غير المشروط
    Bir hayvanın koşulsuz, şartsız sevgisi gibi bir şey yok. Open Subtitles لا يوجد شيء مثل الحب غير المشروط الحيوان .
    Veya bir annenin koşulsuz sevgisi gibi. Open Subtitles أو ذلك الحب غير المشروط من الأم.
    İşbirliğini arttırmak: Okullarda rekabetçi öğrenim yerine yardımsever öğrenim. Kurumların içinde koşulsuz işbirliği. Kurumların arasında biraz rekabet olabilir ama kurum içerisinde olmaz. TED تعزيز التعاون: التعليم التعاوني في المدارس بديلاً عن التعليم التنافسي. التعاون غير المشروط داخل الشركات-- قد يكون هناك بعض التنافس بين الشركات ولكن ليس داخلها.
    Ve sizin koşulsuz teslimiyetinizi kabul ediyorum. Open Subtitles وأقبل بانسحابك غير المشروط.
    Almanya'nın kayıtsız şartsız teslim olduğu az önce açıklandı. Open Subtitles لقد أعلن الانسحاب غير المشروط عن المانيا
    Almanya'nın kayıtsız şartsız teslim olduğu az önce radyolardan duyuruldu. Open Subtitles لقد أعلن الانسحاب غير المشروط عن المانيا
    Ya kayıtsız şartsız teslim olursunuz ya da garnizonu güç kullanarak alırız. Open Subtitles إمّا الاستسلام غير المشروط أو سنسيطر على الحامية بالقوة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد