Grant, sahada neler olduğunun farkında değil misin? - Ne? - Gelip buna baksan iyi edersin. | Open Subtitles | جرانت, هل انت غير مدرك لما يحدث بالخارج؟ |
Kesinlikle yaşadıklarının farkında değil. | Open Subtitles | إنه غير مدرك أن شيئاً قد حدث. |
Çevresindeki hiçbir şeyin farkında değil. | Open Subtitles | . وتماما غير مدرك لما حوله |
Ted attığı her adımda klipslerin çıktığından habersiz hastaneden ayrılır. | Open Subtitles | وتيد يغادر المستشفى غير مدرك أن المشابك الجراحيية تتفكك لديه مع كل خطوة |
Gelişmemiş bir Thomson ceylanı su içiyor. 4 metre boyundaki timsahtan veya Afrika çöl timsahından habersiz. | Open Subtitles | غزال غير ناضج يرتشف غير مدرك لما يقترب منه تمساح طوله اربعة عشر قدم تمساح صحراوي أفريقي |
Deposunun yağma ediliyor olmasından habersiz bir şekilde. | Open Subtitles | غير مدرك أن مخزونه من الطعام قد تمّت سرقته |
Komutlara karşılık veriyor ama çevresinde ne olup bittiğinden tamamen habersiz ve kendi iradesi dışında hareket ediyor. | Open Subtitles | انه يستجيب للأوامر لكنه غير مدرك على الاطلاق لما يحيط به ولا يوجد لديه ارادة مستقلة |
Aslında birinin rehine olma ihtimali var... ya da olanlardan habersiz. | Open Subtitles | "في الواقع، يحتمل أن يكون أحدهما رهينة." "أو غير مدرك ببساطة لما يفعله الآخر." |