(Video) Chimamanda Adichie: Tek bir hikâye klişeler yaratır ve klişelerle ilgili sorun doğru olmamaları değil, eksik olmalarıdır. | TED | الصورة النمطية تنتج عن قصة واحدة والمشكلة في الصور النمطية ليس أنها غير صحيحة، ولكنها غير مكتملة. |
Ne yazık ki, biyoçeşitlilik konusunda bilgimiz o kadar eksik ki daha onu tam olarak keşfedemeden muazzam bir miktarını kaybetme riski ile karşı karşıyayız. | TED | للأسف، معرفتنا بالتنوع الحيوي غير مكتملة بشدة بحيث أننا نخاطر بفقدان قدر كبير منها حتى قبل إكتشافها. |
Bunu atlatmak için yarım yamalak bir fikir bulacağını tahmin etmeliydim. | Open Subtitles | كان يجب أن أعرف أنّك ستخترع فكرة غير مكتملة لتجنب ذلك |
Sanırım bu gece buradan ayrılmadan önce sizinle daha bitmemiş hikayemi biraz paylaşabilirim. | Open Subtitles | اعتقد , قبل ان نكون جزء من هذه الامسية اعتقد انه يمكننا ان نتشارك وبسرعة بقصة غير مكتملة |
Eğer bu sahteyse ya da kayıp sayfaları tamamlanmış bir kopyaysa gerçek bir ustanın elinden çıkmış olmalı. | Open Subtitles | لو كان هذا الكتاب مزيف او نسخة غير مكتملة هل رايت النقوش؟ |
Bu tamamlanmamış bir tercüme. Ne söylemek istediği konusunda emin olamayız. | Open Subtitles | إنها ترجمة غير مكتملة ونحن لسنا متأكدين بالضبط مما قيل؟ |
Çevremiz bunun kanıtları ile dolu: Toplumumuzda koroner arter hastalarımızın yüzde 40'ı yetersiz veya uygunsuz bakım görüyor. | TED | هناك أدلة حولنا: 40 في المائة المرضى مرض الشريان التاجي في مجتمعاتنا تلقي الرعاية غير مكتملة أو غير مناسب. |
Uzay, zaman ve yerçekimine dair bugünkü teoriler, ve kuantum fiziği hala tam değil, ve de hadron çarpıştırıcısı gibi benzer cihazlar, | Open Subtitles | ما زالت نظريات اليوم عن المكان و الزمان و الجاذبية و فيزياء الكم غير مكتملة و يبدو أن مُصادم هادرون الكبير سيساعدنا على ملئ الفراغات المحيرة |
Başka bir deyişle, görevin tamamlanmadı. | Open Subtitles | بعبارة اخرى مهمتك لاتزال غير مكتملة |
Ama Servisin bile kayıtları bazen eksik olur! | Open Subtitles | ولكن حتى هذة الملفات بها أشياء غير مكتملة |
Şövalyenin öyküsünün doğru olduğunu kanıtlıyor ama eksik. | Open Subtitles | و هذا يثبت أن قصة الفارس حقيقية و لكن كما أشرت أنت إنها غير مكتملة |
- Bilmiyorum. Söylemiştim; talimatlar eksik. | Open Subtitles | لا أعرف أخبرتكِ أنّ التعليمات غير مكتملة |
İşini yarım bırakmayacaksın. Seni kimsenin hatırlamadığından emin olacaksın. | Open Subtitles | اياكَ ان تترك اشياء غير مكتملة واياكَ ان تقتل شخصآ لن يتذكرُك |
Emektar asker olan bir yazar yanında yarım kalan romanıyla evine dönüyor. | Open Subtitles | إنهُ رواية عن أحد المقاتلين القدامى عـّائداً إلى وطنهُ, مع رواية غير مكتملة |
Konuşmayı çok isterdim Lizzy, ama dediğim gibi yarım kalan işlerim var. | Open Subtitles | أنا أحب التحدث ليزي ولكن كما قلت لدي أعمال غير مكتملة تنتظرني أن أكملها |
Babamla benim bitmemiş aile meselelerimiz var. | Open Subtitles | بيني و بين والدي مسألة عائليّة غير مكتملة |
Ressam Paul Cézanne, çalışmalarının sıklıkla bitmemiş olduğunu düşünerek, onları tekrar ele almak niyetiyle kasıtlı olarak bir kenara koyardı, ancak hayatının sonunda sonuç resimlerinin sadece yüzde onunu imzalamış olmasıydı. | TED | غالباً ما اعتقد الرسام باول سيزين بأن أعماله غير مكتملة حتى أنه ربما يتركها جانباً بشكل متعمد بقصد أن يرفعها مرة أخرى، و لكن في نهاية حياته، كانت النتيجة أنه قد وقع على ما نسبته 10% فقط من لوحاته. |
Eğer bu sahteyse ya da kayıp sayfaları tamamlanmış bir kopyaysa gerçek bir ustanın elinden çıkmış olmalı. | Open Subtitles | لو كان هذا الكتاب مزيف او نسخة غير مكتملة هل رايت النقوش؟ |
HAKEEM KAE-KAZIM DOKTOR AWOLOWA ODUSAMl ROLÜNDE Bu tamamlanmamış bir çeviri. Ne söylendiğinden emin olamıyoruz. | Open Subtitles | إنها ترجمة غير مكتملة ونحن لسنا متأكدين بالضبط مما قيل؟ |
Arkadaşları bu isteğine uymayı reddettiler ve bu yüzden şimdi Kafka'nın yaptığı bütün çalışmalara sahibiz: "Amerika", "Dava" ve "Şato", öylesine tamamlanmamış bir eser ki, cümlenin ortasında bitiyor. | TED | رفض صديقه أن ينفذ وصيته، و بسبب ذلك، فنحن الآن نملك جميع الأعمال نملكها، أعمال كافكا: "أمريكا"، "ذا تريال"، "ذا كاسل" أعمال غير مكتملة حتى أنها تتوقف في منتصف السرد. |
Astım, inme hastalarımızın yüzde 60'ı yetersiz veya uygunsuz bakım görüyor. | TED | 60 في المائة لدينا الربو، مرضى السكتة الدماغية تلقي الرعاية غير مكتملة أو غير مناسب. |
Uyarı. Devre tam değil. | Open Subtitles | تحذير دائرة غير مكتملة. |
I. Aşama tamamlanmadı." | Open Subtitles | حالة المهمة : المرحلة الأولى غير مكتملة |