ويكيبيديا

    "فأراً" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • fare
        
    • fareyi
        
    • sıçan
        
    • fareye
        
    • faresi
        
    Tekrar ediyorum: Dolaşımına genç kanı dâhil edilen yaşlı fare daha genç görünür ve beyninde daha genç işlevler gerçekleşir. TED وأكرر: أن فأراً مسناً تعرض من خلال دورة دموية مشتركة لدم فأر صغير السن يبدو أصغر ويظهر وظائف دماغية أفضل.
    Bu tür durumlar için cüzdanımda yedek bir fare bulunur. Open Subtitles أنا دائماً أضع فأراً إحتياطياً فى محفظتى. لمناسبات مثل هذه
    Ve koca memeli bir fare görmeyi her zaman istemişimdir. Open Subtitles بالإضافة إلى أنني دائماً أردت أن أرى فأراً بأثداء كبيرة
    Önce yeni tıraşlanmış fareyi alırsınız, sonra da bir gölette bir süre marine edersiniz. Open Subtitles حسناً, تأخذ فأراً محلوق الشعر، وتنقعه في ماءٍ مالحٍ لفترة.
    Sanırım ya siyah bir sıçan ya da çatı sıçanı dediğimiz şey. Open Subtitles أعتقد أن هذا كان فأراً أسوداً أو ما نطلق عليه فأر السقف
    Ayrıca bir kalemlik içinde duran diğer bir fareye de verdik ve etkileşime geçme kararı ona aitti. TED كما أعطيناه فأراً آخر داخل مقلمة حتى يتفاعل معه إذا ما أراد ذلك.
    Çok rahat değildi. Ve bütün bu zaman, bu yerlerin hiçbirinde bir tane bile fare görmedim geçenlerde Londra lağımlarında bulununcaya kadar. TED كان غير مريح بالمرة. وطول ذلك الوقت, لم أر فأراً واحداً في أي من هذه الأماكن، حتي قريباً، عندما كنت في مجاري لندن.
    Diyorlar ki, günde bir fare vebayı uzak tutarmış. Open Subtitles يقولون كُل فأراً في اليوم لتحمي نفسك من الطاعون
    Şey, diyelim ki, bir fare olmaya karar verdim. Open Subtitles حسناً، فلنفترض أنني قررت أنني أرغب في أن أكون فأراً.
    Tişörtünü parçalamak, canlı fare yemek müzik değildir. Open Subtitles فرقة الكتروينة حيث تقوم بنزع قميصك و تأكل فأراً حياً
    fare zehri falan yemiş olsa gerek. Open Subtitles قد يكون فأراً مسموماً أو شيء من هذا القبيل
    Majesteleri, benim gidişim işe yarayacaksa hiç vakit kaybetmeden 11 fare ile gideceğim. Open Subtitles مولاي ، لو أن مثلي يمكن أن يكون ذا فائدة سآخذ 11 فأراً وأمر بهم في الحال
    Santi tavan arasında bir ses duydu. Biz de bir fare olabileceğini düşündük. Open Subtitles سانتي سمع أصواتاً في العليه وظننا أنه يمكن أن يكون فأراً
    Şu zevzekliklerin canımı sıkıyor, seni bir fare gibi yutasım geliyor... ama her şeye rağmen beraber çalışmamız gerekiyor. Open Subtitles وأنا أُريد أن أفتح فكي وأبتلعك كما لو كنت فأراً لكن يجب علينا أن نعمل بما لدينا
    Az önce ceketinin cebine fare leşi koydum. Open Subtitles حسناً ، هذا ما فعلته الآن فلقد وضعتُ فأراً ميّتاً في جيب سترك
    ona fare dersin değil mi? Open Subtitles تسميه فأراً أليس كذلك؟ هل تعرف ما اُسميه أنا؟
    Karım fare olsaydı, uygun kül miktarı bu kadar olurdu. Open Subtitles ،وبما أن زوجتي كانت فأراً ستكون تلك الكمية المثالية
    Hiç sıfır yerçekiminde bir fare gördün mü? Open Subtitles هل سبق لك أن رأيت فأراً في انعدام الجاذبية؟
    fareyi yılana atmak gibi.. ....ona avlanmayı öğretmek için.. ....tüm yemeği yalayıp yutmak, bilirsin Open Subtitles ضع فأراً مع أفعى لتعلمها كيف تصيد، لتبتلع وجبة كاملة
    Yatak odasındaki tuvalette çıkacak fareyi mi yakalayacaktım. Düşünebiliyor musun? Open Subtitles لأخرج فأراً لعيناً من خزانة زوجتي هل تصدّق ذلك؟
    Bir kadının beni taşaklarımdan tekmelemesi ve sıçan demesi ilk değildi, ama ilk defa umursamadım. Open Subtitles لم تكن تلك أول مرة تركلني فيها امرأة وتدعوني فأراً لكنها أول مرة لم أمانع فيها
    fareye işkence eden kral pitonu gibi. Open Subtitles إنه كالثعبان الملكي يقوم بتعذيب فأراً واثب.
    Little Fellow, hiçbir şey bulamamıştı, tarla faresi dahi yoktu. Open Subtitles الرفيق الصغير كان لا بدّ أن يعترف انه لم يجد شيئاً ولا حتى فأراً

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد