ويكيبيديا

    "فاتورة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • faturası
        
    • fatura
        
    • faturasını
        
    • faturamı
        
    • faturanı
        
    • faturayı
        
    • hesap
        
    • faturam
        
    • faturaları
        
    • faturasında
        
    • faturalarını
        
    • hesabı
        
    • fişi
        
    • makbuz
        
    • banknot
        
    Sonsuza kadar dayanamayız, Kup, ama onlara kabarık bir tamir faturası ödetebiliriz ! Open Subtitles لا يمكن ان نصمد للابد كب ولكن يمكن ان نجعل فاتورة التصليح عاليه
    Boğazına ok saplandığı an filmleri bana komik geliyor, sonra bir de ne göreyim, oka doğalgaz faturası bağlı. Open Subtitles فأنا أجد أفلامه مُضحكة كما يُضحكك لو اخترق سهمٌ رقبتك ثم تكتشف فيما بعد بأن فاتورة الغاز معلقةٌ به.
    fatura evinden 1,6 kilometre uzaktaki bir silah dükkanına ait. Open Subtitles فاتورة البيع تعود إلى متجر على بعد ميل من منزله
    Bu suyunuzun fatura sebebiyle... 10 gün içinde kesileceğini hatırlatıyor. Open Subtitles . ممّا يذكرني . فاتورة الماء ستصدر بعد عشرة أيّام
    Madem boşa harcayacak paran var elektrik faturasını ödemeye ne dersin? Open Subtitles إذا كان معك مالاً كافياً، فلما لا تدفع ثمن فاتورة الكهرباء؟
    Buna nasıl son vereceğini biliyorum baba. Telefon faturasını ödeme. Open Subtitles أعرف كيف نوقفه أبي عندما تأتي فاتورة الهاتف لا تدفعها.
    - Çekmecede hala faturası duruyor. - Aç ve kontrol et. Open Subtitles و توجد فاتورة له فى الدرج المجاور لك افتحه و تفحص
    Bu ayın telefon faturası parasıyla geçen ayın elektrik faturasının yarısını ödedim. Open Subtitles لقد أنفقت نقود فاتورة الهاتف لدفع النصف المتبقي من فاتورة الكهرباء السابقة
    Şu an ABD elektrik faturası ödeme yardımı için yılda üç milyar doların üstünde harcıyor. TED حاليًا تنفق أمريكا أكثر من ثلاثة مليارات كل عام على مساعدات دفع فاتورة الطاقة.
    Çok güzeller: elektrik faturası yok, bakım yok. TED إنها جميلة جدًا، لا فاتورة كهرباء، ولا صيانة.
    İlk faturamızı daha yollamadılar, fatura kesme işini halletmemiz lazım. Open Subtitles لم يرسلوا اول فاتورة لنا ونحتاج ان نتدبر امر الفواتير
    Oh. Bir kaç güne fatura gelir. Çabuk öderseniz sevinirim. Open Subtitles سوف تستلمين فاتورة بعد بضعة أيّام، سأقدّر لكِ الدفع العاجل.
    Peki, ne zaman bir arı size gerçekten bir fatura kesti? TED لكن في الوقع متى ارسلت النحلة فاتورة لكم؟
    Bir keresinde babası parayı denkleştiremeyince onun yerine otel faturasını ödemişti. Open Subtitles دفع فاتورة فندق والده ذات مرة لأن والده لم يستطع تحملّها.
    Bugün param yok ama yakında hastane faturasını ödeyeceğim. Open Subtitles ليس لدّي المال اليوم لكن سوف أدفع لكِ فاتورة المستشفى قريباً
    Filmin nakil faturasını her zaman sakla. Open Subtitles فاتورة الشحن الخاصة بالفيلم. احتفظ بها دائما.
    Bu saçma konuşmalar için de benim uzak mesafe faturamı şişirme. Doğru, tamam. Open Subtitles و توقف عن الأتصال بي من تلك المسافة البعيدة فاتورة الهاتف ستكون مرتفعة
    Olympia Araştırma'dan gelen faturanı gördüm. Yine mi özel dedektifler? Bir şey bulduğumuzu sandım. Open Subtitles لقد لاحظت أنك استلمت فاتورة من مكتب التحقيقات، المَزيد من المُخبرين السريين؟
    Sana ne almamı istediğni söyledğimde bir faturayı ödeyebilirsin demiştin. Open Subtitles عندما سألتك عمّاذا ترغب في عيد الأب أجبتني بأن أساعدك في دفع فاتورة
    Elimdeki hesap 9.53 dolarlık. Ama 9.53'üm yok! Open Subtitles معي هنا فاتورة ب 9.53 دولار وما ليس معي هو ال 9.53 دولار نفسها
    Kocaman bir kredi kartı faturam var. Open Subtitles حصلت فقط على فاتورة ضخمة من بطاقة الإئتمان
    bunun hemen ardından zaten fakirleşmiş olan halkın su faturaları patladı. Open Subtitles ماإن حدث هذا, فاتورة الماء للسكّان المحليّين الفقراء أصلا إرتفعت كالصاروخ.
    Evet ama ankesörlü telefonun yanında durdu ve telefon faturasında görünmesini istemediği iki arama yaptı. Open Subtitles أجل، لكنها توقفت عند هاتف عمومي وأجرت مكالمتين، لا تريد ظهورهما في فاتورة الهاتف خاصتها
    Seçim bölgende insanların elektrik faturalarını üçe katlayan adam olduğunu düşünmelerine ne diyorsun? Open Subtitles أترغب أن يعتقد السكان في مقاطعتك بأنك المسؤول عن زيادة مبلغ فاتورة الكهرباء لـ 3 أضعاف؟
    Sonunda, bütün kredi kartlarımı alıp hesabı da bana bırakmıştı tabii. Open Subtitles بالطبع ، لقد تركتني مع فاتورة ، سحبت كل بطاقات إئتمانيّ.
    Ya büyük bir bahşiş bırakıyorum ya da kuru temizleme fişi. Open Subtitles أنا اما اترك بقشيش كبير جداً أو فاتورة الغسيل الجاف
    Bulduğum en yeni makbuz altı ay öncesine aitti, Eylül ayına. Open Subtitles أقرب فاتورة وجدتها بتاريخ سبتمبر قبل 6 أشهر
    12 yılda tek bir banknot bile çaldırmadım. Open Subtitles لكن ، لا أحد يمكنه أن يلمسنا في الطائرة لم أفقد فاتورة خلال 12 سنة لا تجلب لي النحس الآن

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد