Ama Doug Varney'e göre, böyle laflar şans kurabiyesi saçmalıklarından farksızdı. | Open Subtitles | لكنك إذا سألته (دوغ فارني) سوف يرد بأقوال حمقاء |
Elveda, Bishop'ınki. Merhaba, Varney'ninki. | Open Subtitles | أخيراً محلات (بيشوب) أصـبـحـت بإسم (فارني) |
Fakat Doug Varney'nin daha fazlasını istediği de belliydi, ve hiç kelimelere dökemese de, belki kendi hariç herkesin sorununa çözüm bulan, biri olmasıyla ilgiliydi. | Open Subtitles | ولكن كان بإمكاني أن أرى أن (دوغ فارني) أراد شيئاً آخر وبينما لم يكن بوسعه أن يقول هذا ربما كان عليه كونه رجل |
Git ve Rheda'ya, Varni Thane'inin ne zaman isterse geleceğini söyle. | Open Subtitles | اذهب الى الامام واخبر ريدا ملك فارني سيأتي في موعده |
- Varni Thane'i hazır olduğunda gelecek. | Open Subtitles | ملك فارني سيحضر عندما يكون جاهز |
Varney'ninki olarak değiştirmeyi hiç düşündün mü? Hmm. Güzel köpek. | Open Subtitles | هل فكرت يوماً أن تسميه "فارني" كلب لطيف |
Bay ve bayan Varney, hepimiz işlerin rayına oturmasını sağlamak için burdayız. | Open Subtitles | السيد والسيدة (فارني) نحن هنا جميعاً في محاولة للمساعدة في جعل الأشياء تسير بصورة أفضل |
Ve çoğu insanın farkında olmadığı şey Bay Varney, reçetelerdeki ilaçların yanlış tahsis edilmesi sözümona cazibe ilaçlarından 29% daha fazla ölüme yol açıyor olması. | Open Subtitles | ومعظم الناس لا يدركون يا سيد(فارني) أن سوء توزيع الدواء يقتل 29% من الناس وهي نفس نسبة من يموتوا من المخدرات |
- ve her şeyin doğru olduğuna emin olmak için. - Bu doğru, bay Varney. | Open Subtitles | -كي تتأكد من أنني ملتزم فعلا هذا صحيح يا سيد(فارني) |
Her neyse, kötü haber şu ki, bay Varney. | Open Subtitles | على أي حال ياسيد(فارني)كنت أتحقق من البيانات في المخزن |
Sınıf, Bay Varney eczacı olmak hakkında her şeyi bize anlatacak. | Open Subtitles | أيها الفصل، السيد (فارني) سيخبرنا عن حياته كصيدلي |
Hey, Bay Varney, oraya giremezsiniz. Hey, hey, hey! Hey! | Open Subtitles | سيد(فارني) لايمكنك الذهاب إلى هناك سيد (فارني) لا،لا،لا |
Doug Varney kazanmaya alışık değildi. | Open Subtitles | (دوغ فارني)لم يكن معتاد على الفوز |
- Ben Doug Varney. Tabi. Tanıştığıma memnun oldum. | Open Subtitles | -أنا (دوغ فارني) ،سعيد لمقابلتك |
Ha siktir! Ov, kahretsin! Evet, sıra Bay Varney'de. | Open Subtitles | تباً حسناً، التالي هو سيد(فارني) |
Doug Varney kazanmaya alışık değildi. | Open Subtitles | لم يعتاد (دوغ فارني) على الفوز |
Bay Varni için açık görüşlü diyemem. | Open Subtitles | السيد فارني ليس ما قد أدعوه بشخص متنور |
Varni halkı olmadan üzgün çiftçilerden, balıkçılardan ve madencilerdan başka bir şey olamazsınız. | Open Subtitles | (بدون (فارني أنت مجرد مجموعة من المزارعين والصيادين وعمال المناجم |
Senin suçlarının cezasını Varni'nin çekeceğini söyleyebilirsin. | Open Subtitles | يمكنك ان تقول لهم (فارني) معزولون بسبب جرائمك |
Ama Varni Thane'i olarak, benim görüşüm şudur: | Open Subtitles | (ولكن حاكم (فارني وجهة نظري هي هذه |
Jarl olarak ilk yetkim, Varni'nin ittifaklıktan sürülmesidir. | Open Subtitles | أول عمل لي كحاكمة لتحالف... هو طرد (فارني) من التحالف |