Televizyonda adam gibi davranmayı bilen tek bir kız yoktur. | Open Subtitles | لا يوجد فتاة على التلفزيون تعرف على التحرك بشكل صحيح. |
- Tıpkı gemideki bir kıza-- - Gemide bir kız mı vardı? | Open Subtitles | انه فقط أن هذه الفتاة على السفينة أكانت هناك فتاة على السفينة ؟ |
Yani bir kız camın diğer tarafından sana acil bir mesaj iletmeye çalışıyor. | Open Subtitles | حسناً فتاة على الجانب الآخر من الزجاج برسالة عاجلة |
Televizyonda bir kızın gecede 3.000 dolar kazandığınızı söylediğini gördüm. | Open Subtitles | رأيت فتاة على التلفزيون تجني 3 آلاف في ليلة واحدة |
Bu sanki, şişman bir kızın üstünde başka bir kızla sevişmek gibi.. | Open Subtitles | هو مثل ممارسة الجنس مع فتاة على رأس فتاة الدهون حقا آخر، |
Kız kıza işler aslında muhtemelen üniversitede yaşayacağın bir şey anlamına geliyor. | Open Subtitles | فتاة على فتاة" يشير إلى" شيء ما من المحتمل أنكِ ستقومين به بالجامعة |
Ve her birine 2 metre uzunluğunda Arapları koyacağız, burada tek bir kız bile yaşayamayacak. | Open Subtitles | وسوف يكون هناك عرب على ارتفاع مترين لن تقدر فتاة على العيش هنا |
bir kız için asla bu kadar para harcamazdım, bilirsin. | Open Subtitles | حقاً؟ أنت تعرف أنني لن أضيع ذلك المبلغ من المال على فتاة على أية حال |
bir kız limanda sondaj işi arıyorsa onu asla eve davet etmezsin. | Open Subtitles | لن تطلب مواعدة فتاة على الإطلاق إذا كانت تبحث عن بعض أعمال الحفر هُنا |
Üçüncü hatta bir kız var. Bir Amerikalı ile konuşmak istiyor. | Open Subtitles | هناك فتاة على الخط الثالث تريد التحدث إلى شخص أمريكي |
Teknisyen bir rahim ağzı gördü ve "Bu bir kız" yazısını ekrana yapıştırdı, bir kopyasını da bize verdi ve evimize yolladı. | TED | رأى الفني العورة وقال "إنها فتاة." على الشاشة وأعطانا صورة ورحلنا. |
Zamanın birinde bir adada bir kız varmış. | Open Subtitles | ذات مرة كان هناك فتاة على جزيرة |
Birkaç gün önce 81. caddede otostop yapan bir kız almışlar evden kaçmış, 18 yaşlarında. | Open Subtitles | قبل بضعة أيّام أقلاّ فتاة على الطريق 81 فتاة هاربة , تبلغ الثامنة عشرة تقريباً . |
Rollercoaster'da bir kız değilim. | Open Subtitles | لن أقول أني فتاة على القطار السريع |
-Yolda bir kız vardı. -Tamam. Tamam. | Open Subtitles | كان هناك فتاة على الطريق حسنا , حسنا |
Şu anda öteki tarafta bulunduğu yerde artık güzel bir kız olmuş. | Open Subtitles | و في المكان التي تتواجدُ فيه الآن في الجانب الآخر ... إنّها أجملُ فتاة على الإطلاق |
bir kızın dizlerinin üzerinde olması ve bir erkeğe bunu sorması.... tarihte bir ilk... | Open Subtitles | هذه اول مره تنزل فتاة على ركبتيها لتطلب يد الشاب .. |
bir kızın hayatı tehlikede ve sen yardım edebilirsin. | Open Subtitles | حياة فتاة على الحافة هنا ويمكنك مساعدتها |
Justin bir kızın fotoğrafında etiketlenmiş. | Open Subtitles | جستن تم ذكر اسمه في صورة فتاة على الفيسبوك |
Uçakta bir kızla tanışırsın ve ona ertesi sabah The Today Show'a çıkacağını söylersin. | Open Subtitles | تقابل فتاة على طائرة و تخبرها أنك ستظهر في العرض الصباحي اليوم التالي |
"Kız kıza işler" ne? | Open Subtitles | مهلاً - ما تقصدين بـ"فتاة على فتاة"؟ - |