Beş kişinin hayatı bir kişinin hayatına ağır basar, bu sonuca ulaşmak bir kişiyi öldürmeyi gerektirse bile. | TED | فحياة الخمسة أفراد تفوق حياة شخص واحد، حتى وإن اقتضى ذلك التضحية بشخص واحد لإنقاذهم. |
- Sonra hapis hayatı dışarıdan çok farklı değildir. | Open Subtitles | إذاً، فحياة السجن ليست مختلفة عن الحياة خارج السجن |
sağlam içgüdüler olsa bile... suçla mücadele edenin hayatı kısa bir alışma süresi alıyor. | Open Subtitles | فحياة محارب الجريمة تحتاج إلى بعض الوقت للتكيف معها |
Bir polisin hayatı oldukça gerilimlidir. Bu gerilimini bir yere yönlendirmek zorunda. | Open Subtitles | فحياة الشرطي مفعمة بالتوتر لدرجة تجعله مضطراً لتفريغه بطريقة ما |
Telgraf hatları çalışıyor mu kontrol et. İnsanların hayatı tehlikede. | Open Subtitles | وقم بتوصيل خطوط بديلة، فحياة الناس تتعرض للخطر |
Buna ihtiyacım var. Bir adamın hayatı kaydı. Belki de öyle olacağını biliyordur. | Open Subtitles | أنا حقاً بحاجة أنّ تمثّلي هذا الدور، فحياة رجلاً على المحك. |
Bize vaat ettiği çeliği elimize alana kadar küçük aslanın hayatı bizimdir. | Open Subtitles | و إلي أن نحصل على ماوعدنا اياه فحياة الأسد الصغير لنا |
Kendi hayatımı değiştirirsem, çocuğumun hayatı da iyi yönde değişir sanmıştım. | Open Subtitles | ظننت أنني لو غيرت حياتي، فحياة أطفالي ستتغير أيضاً. |
Öyle olmak zorundayım. Gençlerin hayatı buna bağlı. | Open Subtitles | علي أن أكون كذلك فحياة الشباب تعتمد على ذلك |
- Sadede gel, Başkan'ın hayatı tehlikede. | Open Subtitles | ،تطرق للمعلومات المفيدة فحياة الرئيسة معرضة للخطر |
Bu önemsiz bir durum. Bir adamın hayatı tehlikede. | Open Subtitles | ,هذا اعتبار ثانوى فحياة رجل عل المحك |
Rehinelerin hayatı buna bağlı. | Open Subtitles | فحياة هؤلاء الرهائن تعتمد على ذلك |
Panzehir. Birinin hayatı söz konusu. | Open Subtitles | مضادات السموم فحياة رجل في خطر |
Çekinme, bir çocuğun hayatı bağlı buna. | Open Subtitles | لتطلب ما شئت، فحياة الطفل تعتمد علينا. |
Müvekilim sizin gözetiminizde durduğu sürece hayatı tehlikede olacak. | Open Subtitles | فحياة موكّلي في خطر طالما هو في قبضتكم |
Phoebe'nin hayatı buna bağlı. | Open Subtitles | فحياة " فيبي " مُعتمدة على هذا |
Hapishane hayatı gerçekten zordur. Onlar-- | Open Subtitles | فحياة السجون حقا عسيرة ...انهم |
Her insanın hayatı kutsaldır. | Open Subtitles | فحياة كل إنسان شيء مقدّس |
İyiler. Oyuna odaklanmalısınız, Bay Balagan. - İşin ucunda birinin hayatı var. | Open Subtitles | إنهم بخير, عليك أن تركز على المباراة, سيد (بالاغان), فحياة أحدهم على المحك |
Evet, yüzey hayatı sana yaramış. | Open Subtitles | أجل , فحياة الأرض تلائمكَ |