Bilmen gerekmiyor. Eğer kendine inanmıyorsan benim inanmama izin ver. | Open Subtitles | إن كنت لا تريد أن تثق بنفسك، فدعني أثق بك. |
Kapı açık işeme muhabbetini başlatmak istiyorsan.., ...seni hemen bu düşünceden kurtarmama izin ver, adamım. | Open Subtitles | لو تفكر في فرض سياسة تبوّل والباب مفتوح، فدعني أوقظك من تلك الفكرة الوهمية الآن يا صديقي. |
Lütfen açıklamama izin ver Suçlarım olsa olsa çocukça eşek şakalarıydı | Open Subtitles | إذن فدعني أفسر، كانت جرائمي مجرد مزاح صبياني. |
Bana büyük bir iyilik yaptın, bırak da sana iyi bir tavsiyeyle borcumu ödeyeyim. | Open Subtitles | أسديت لي معروفًا متينًا، فدعني أردّه بنصيحة قاسية قليلًا. |
Ölümlü olduğumu unutma, bunları her ne kadar şehrimde istemiyorsam, yaşamayı da o kadar seviyorum bırak da cadı kuruluna gideyim. | Open Subtitles | تذكر أني فاني بقدر ما أريد إخراج هؤلاء القوم من مدينتي أحب أن أتنفس، فدعني أذهب لمعشر السحرة |
Beni öldürmüştün. Gel de bunun karşılığını vereyim. | Open Subtitles | قتلتني، فدعني أردّ لك المعروف. |
Gizlice dinliyordum, o yüzden izin ver de güzelce planımı anlatayım. | Open Subtitles | و الان كنت اتصنت فدعني اخبرك ما عندي في هدوء |
- Mümkünse biraz daha konuşmama izin ver. Eğer ortamı idare edebilirsem, keskin nişancıların ateş etmesine müsade etme. | Open Subtitles | إذا كان ممكنًا، فدعني أتحدث معهم أولاً، وإذا سيطرت على الوضع، فلن أجعلهم يطلقوا النار |
Şimdi, eğer yardımımı istiyorsan bu işi senin için yapabilecek miyim diye bir kaç arama yapmama izin ver. | Open Subtitles | لو تُريد مُساعدتي الآن، فدعني اجري الإتصالات وأرى لو بمقدوري القيام بهذا لأجلك. |
İkna oldum işte. İzin ver de öyle davranayım. | Open Subtitles | لقد اقتنعت، فدعني أتصرّف كمصّاص دماء. |
# Burama geldi artık, açıklamama izin ver. # | Open Subtitles | لد فاض بي الكيل فدعني أوضح لك |
Ama sana bir soru sormama izin ver. | Open Subtitles | فدعني أطرح عليك هذا السؤال. |
O zaman sana onu anlatmama izin ver. | Open Subtitles | .اذا فدعني احدثك عنها |
Chloe için ne yaptığını biliyorum. En azından teşekkür etmeme izin ver. | Open Subtitles | اسمع، أعرف ما فعلته لأجل (كلوي)، فدعني أشكرك على الأقل |
O zaman sana göstermeme izin ver Kal-El. Her zaman kendimizi göremeyiz. | Open Subtitles | فدعني إذن أريك يا (كال-إل)، فلا نرى الأمر دائماً بأنفسنا |
O zaman ekibime dönmeme izin ver! | Open Subtitles | إذاً فدعني آخذها إلى رفاقي. |
Hızlıca bahsetmeme izin ver. Elena ve benim ilişkimiz bitti. | Open Subtitles | فدعني أخبرك بآخر التطورات، علاقتي بـ (إيلينا) انتهت. |
İnan bana berbat bir şey. Arkadaşlarım artık yok. - bırak da yaslarını tutayım. | Open Subtitles | صدقني هذا محطّم للنفس، ذهب أصدقائي، فدعني أحزن. |
Eğer bu acıya tek başına katlanamayacağını düşünüyorsan bırak da yükünü paylaşayım. | Open Subtitles | ...لو وجدت نفسك غير قادر على تحمل الألم فدعني أشاركك إياه |
Dinle, Amman'ı idare etmemi istiyorsan, bırak da Amman'ı idare edeyim, tamam mı? | Open Subtitles | انصت، تريد منّي أن أدير (عمّان)، فدعني أدير (عمّان)، مفهوم؟ |
Beni öldürmüştün. Gel de bunun karşılığını vereyim. | Open Subtitles | قتلتني، فدعني أردّ لك المعروف. |