Ama bu, bana daha önce olmadığım bir şey olma şansı veriyor. | Open Subtitles | لكن هذا ، هذا الأمر أعطاني فرصة لأكون شيء لم يكن أبدًا |
Vurgun, her şeyin bir parçası olma şansı. | Open Subtitles | عملية الإستلام، فرصة لأكون جزءاً من كلّ هذا. |
İyi bir baba olma şansı. | Open Subtitles | وهناك فرصة لأكون أبّا جيداً. |
Yani bu vakayı çözen kişi olma şansım hâlâ var. | Open Subtitles | والذي يعني أنّني ما زلتُ أملك فرصة لأكون الشخص الذي يحل هذه القضية. |
Benim de bir aile olma şansım vardı. | Open Subtitles | واتتني فرصة لأكون جزءاً من عائلة |
Daha iyi biri olma şansım vardı. | Open Subtitles | كانت لدي فرصة لأكون أفضل. |
Baba olma şansı elime geçmiş. | Open Subtitles | حصلت على فرصة لأكون أباَ |
Koç Clayton, okul kaptanı olma şansım olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | المدرب (كلايتون) قال بأنني أملك فرصة لأكون الكابتن |