Bu sefillikten kurtulman için Tek şansın bu! | Open Subtitles | إنّها فرصتكَ الوحيدة للخروج من هذا المكان القميء الذي تحيا فيه |
Oraya aitmiş gibi duruyorsun. Tek şansın bu olabilir. | Open Subtitles | يبدو أنّكَ تنتمي إلى هناك ربّما هي فرصتكَ الوحيدة |
Cesur davranma ve doğru olanı yapma zamanı geldi. Bu Tek şansın sakın ola mahvetme. | Open Subtitles | حانَ الوقت لأن تكون شجاع وأن تفعل الصواب ولا تضيع فرصتكَ الوحيدة |
Ayrıca bunun karınızı canlı olarak almak için tek ve en iyi şansınız olduğunu da söyleyebilirim. | Open Subtitles | وأعدكَ كذلك بأن هذه ستكون أفضل فرصةٍ لكَ وربما فرصتكَ الوحيدة لإستعادة زوجتكَ حية |
Bu Tek şansın. | Open Subtitles | ِ أنها فرصتكَ الوحيدة |
Tek şansın bu. | Open Subtitles | الفرق إذ أنّها فرصتكَ الوحيدة |