ويكيبيديا

    "فرصتك الوحيدة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • tek şansın
        
    • tek şansınız
        
    • tek şans
        
    • tek şansı
        
    • son şansın
        
    • tek şansını
        
    • tek şansınızı
        
    • tek fırsatını
        
    tek şansın virüsten vazgeçmen ve seni bulamayacağımızı ümit etmen. Open Subtitles فرصتك الوحيدة هى أن تتخلى عن الفيروس وتتمنى ألا نجدك
    Abur cubur yiyebilirsin, bu tek şansın ama dişlerini fırçalamak şartıyla. Open Subtitles تناول الوجبات السريعه لان هذه فرصتك الوحيدة ولكن قم بتنضيف أسنانك
    Ben aşkımı kaybettim, ama bu senin tek şansın, git onunla, Leela. Open Subtitles لقد خسرت حبي لكن هذه فرصتك الوحيدة .. اذهبي معه يا لـيلا
    Evinizde kalın ve İyice kapatın. Bu sizin kurtulmak için tek şansınız. Open Subtitles إبق في منزلك وأحكم إغلاقة إنها فرصتك الوحيدة للنجاة
    Gezegeni kurtarmak için tek şansın toparlağı kesecek uydu monteli bir nano-fizyon ışınını içeriyor. TED فرصتك الوحيدة لإنقاذ الكوكب تكمن في شعاع نانو بإمكانه اختراق الفُقاعة محمول على الأقمار الصناعية.
    Her yandan kuşatıldın. tek şansın, teslim olmak. Open Subtitles هم عندهم تغطية مِن كل زاوية فرصتك الوحيدة أَن تسلم نفسك
    Bu senin görevi kurtarmak için tek şansın olabilir, ve kendi kişisel problemlerini çözmek için, hepsi üst üste geldi. Open Subtitles هذه ستكون فرصتك الوحيدة لإنقاذ المهمة وأن تحل مشاكلك الشخصية دفعة واحدة
    Senin de buradan canlı çıkmak için tek şansın bu. Open Subtitles هذه فرصتك الوحيدة للخروج من هذا المكان اللعين سالما
    Bu senin tek şansın Terry. O kadına hayır demelisin. Open Subtitles إنها فرصتك الوحيدة " تيري " ارفض طلب تلك المرأة
    Yaptığının bedelini ödemek istiyorsan, bu senin tek şansın. Open Subtitles أتريد تخليص نفسك مما فعلت؟ هذه فرصتك الوحيدة
    Yaptığının bedelini ödemek istiyorsan, bu senin tek şansın. Open Subtitles إن أردتَ التكفير عمّا فعلتَه فهذه هي فرصتك الوحيدة
    Değerlendir..bu tek şansın olabilir Open Subtitles استفيدي من ذلك قد تكون هذه فرصتك الوحيدة
    Bu beni psikanaliz edebileceğin tek şansın. Open Subtitles هذه فرصتك الوحيدة كي تقوم بتحليلي نفسياً.
    Aramalardan da bir şey çıkmadı. Bu para tek şansınız. Open Subtitles ما أتى البحث بنتيجة، المال فرصتك الوحيدة
    Onu suç üstü yakalamak dışında tek şansınız eseri elinden çıkarırken enselemek. Open Subtitles اقصد, عدا أن نُمسكه متلبسّاً فليس لدينا سبيلٌ لإعتقاله فرصتك الوحيدة للنيل منه هي عندما يظهر لإفراغ العمل الفني.
    tek şansınız biraz daha bekleyip ne zaman yağmur durursa o zaman gelebilirim. Open Subtitles فرصتك الوحيدة هي أن تنتظر لفترة أطول قليلاً وعندما يتوقف المطر يمكنني شق طريقي
    Doğru insanların eline geçmek için elindeki tek şans bu. Open Subtitles تلك فرصتك الوحيدة للوصول إلى الأشخاص المناسبين.
    Yıllığa girebilmenin tek şansı, onu senin hatırana adamaları olur ancak. Open Subtitles فرصتك الوحيدة في بالظهور في الكتاب السنوي هو عندما يهدونه إلى روحك
    Bu senin ilk ve son şansın, o yüzden bunu erkek gibi yap tabi öyle bir şey mümkünse. Open Subtitles هذه فرصتك الوحيدة فاقتنصها كالرجال. إن كان ذلك ممكناً.
    Amerika'ya sağ salim dönmek için tek şansını mahvetmiş olursun. Open Subtitles فانت تدمر فرصتك الوحيدة للعودة الى امريكا حيا
    Eğer vermezseniz bu fotoğrafı bir hakime götürür ve izni alırız fakat o zaman işbirliği yapmak için tek şansınızı yitirmiş olursunuz. Open Subtitles إن لم تفعل، يمكننا أخذ تلك الصورة إلى القاضي والحصول على أمر تفتيش ولكن حينها ستكون خسرت فرصتك الوحيدة للتعاون
    Yakaladığın tek fırsatını geri mi tepeceksin? Open Subtitles هل أنت مستعدة لتضيعي فرصتك الوحيدة ؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد