Onun tek şansı benim ama içimdeki bu şeyle değil. | Open Subtitles | أنا فرصتها الوحيدة لأنقاذها، لكن .ليس بوجود هذا الشيء بداخلي |
Tüm yollar kapatıldı tek şansı tepelere giden arka yol. | Open Subtitles | الان كل الطرق مغلقة فرصتها الوحيدة الطريق الخلفى بالتلالِ. |
Sadece iki blok uzaktayım. Bu onun tek şansı olabilir. | Open Subtitles | أنا أبعد قليلاً عن المشرحة من المحتمل أنها فرصتها الوحيدة للنجاة |
Doktor, uygun bir zaman olduğunu söylemiş. tek şansı olduğunu düşünmüş. | Open Subtitles | الطبيب قال بأن الوقت كان مناسباً لقد ظنت بأن تلك كانت فرصتها الوحيدة |
Çünkü böylece en azından yükselmek için tek şansı patronuyla yatmak olan... | Open Subtitles | لإنه عندئذ على الاقل لن تكوني سكرتيرة حيث فرصتها الوحيدة في الوصول الى مكان ما |
O çocuk tek şansı olabilir. Kader onun kaderi. | Open Subtitles | ذلك الفتى قد يكون فرصتها الوحيدة إنه مصيرها في كل الأحوال |
Mutlu olmak için tek şansı vardı, onu da yok ettim. | Open Subtitles | هي فرصتها الوحيدة للسعادة .وأنا أفسدتُها |
Bu onun tek şansı olmasaydı şu an burada olmazdım. | Open Subtitles | ما كنت سأصبح هنا لو لم تكن هذه هي فرصتها الوحيدة. |
tek şansı, ona yakın olan ama ona zarar vermemiş biri. | Open Subtitles | فرصتها الوحيدة ستكون في شخص مقرّب منها لمْ يؤذها |
Biliyor musun o burs hayatında önemli bir şey yapması için tek şansı. | Open Subtitles | هذه فرصتها الوحيدة,لتنجز شيئا في حياتها |
Ama bu tek şansı majesteleri. | Open Subtitles | ولكنها فرصتها الوحيدة يا صاحب الجلالة |
Senin evine gidiyoruz, tek şansı bu. | Open Subtitles | سنذهب لمنزلك هذه فرصتها الوحيدة |
Senin evine gidiyoruz. Onun tek şansı bu. | Open Subtitles | سنذهب لمنزلك هذه فرصتها الوحيدة |
Şu an Audrey'nin tek şansı biziz. | Open Subtitles | الآن نحن فرصتها الوحيدة |
Bu onun tek şansı. | Open Subtitles | هذه هي فرصتها الوحيدة |
Ama bu onun tek şansı olabilir. | Open Subtitles | لكنّه قد يكون فرصتها الوحيدة |
Kurtulması için tek şansı benim. | Open Subtitles | أنا فرصتها الوحيدة لأنقذها |
Özgür olmak için tek şansı. | Open Subtitles | فرصتها الوحيدة في التحرر |
Bu onun tek şansı. | Open Subtitles | هذه فرصتها الوحيدة |
Kira onun tek şansı olabilir. | Open Subtitles | ربما تكون (كيرا) هي فرصتها الوحيدة. |