Eğitim almakla dövüşmeye hazır olmak arasında fark var Arjuna! | Open Subtitles | هناك فرق بين ان تدرب و ان تكون جاهزاً للقتال |
Ama bir yetişkin olmakla, bir çocuğun üzerine piyano atmak arasında fark vardır. | Open Subtitles | لكن هناك فرق بين أن تكون بالغًا وأن تلقي كارثة على رأس طفل. |
Filozofik düşünceyle, akademiyle pratik uygulama, harekete dökme arasında fark var. | Open Subtitles | هناك فرق بين الفكر الفلسفي والتطبيق العملي الاكاديمي اعمل على الحدث |
Gerçekçi bir şekilde birini kurtarabileceğini bilmekle ne zaman pes etmen gerektiğini bilmek arasında büyük fark vardır. | Open Subtitles | وهناك فرق بين معرفة متى يمكنك إنقاذ شخص ما ومتى يحين الوقت لتركه يمضي |
Emekli olma ve atılma arasında fark var. Aynı fikirde olmadığımızı kabullenelim. | Open Subtitles | هناك فرق بين تقاعده و الإستغناء عنه لنتفق على أن لا نتفق |
Bir tepeden aşağı düşmekle, bilinçli bir şekilde atlamak arasında fark var. | Open Subtitles | هنا فرق بين السقوط من جبل و القفز فوق جبل لغاية ما |
Artık bilgi dünyasında yaşıyoruz ve büyük verilere erişmekle deneyimlemek arasında fark var. | TED | نحن اليوم نعيش في عصر المعلومات، ويوجد فرق بين الحصول على البيانات وبين تجربة هذه البيانات والشعور بها. |
üzgün olmakla, korkmak arasında fark var. | Open Subtitles | هناك فرق بين أن تكون مستياء وأن تكون خائف |
Kendini haklı görmekle haklı olmak arasında fark vardır. | Open Subtitles | . هناك فرق بين الانسان المثالى و الانسان المحق |
Her şeyden önce, dalgalar ve parçacıklar arasında fark vardır. | Open Subtitles | أولاً هناك فرق بين الموجات والأجسام المادية |
Bir zamanlar birilerinin söylediği gibi başarısızlık ile fiyasko arasında fark vardır. | Open Subtitles | كما قال أحدهم مرة هناك فرق بين الفشل و الإخفاق |
Biliyorsun birinin ölmesini istemekle bunun için çabalamak arasında fark var. | Open Subtitles | تدركين أن هناك فرق بين تمني موت شخصٍ ما وفعل شئ بالفعل تجاه ذلك |
Ve şişko hırsızla jüpon giymiş şişko hırsız arasında fark var sanıyorsunuz! | Open Subtitles | الكل يتظاهر أن هناك فرق بين سارقة بدينة وسارقة بدينة |
Açık sözlü olmakla aşağıIık olmak arasında fark var. | Open Subtitles | هناك فرق بين أن تكون صريحا و أن تكون فظا |
Suçu kabullenmek ile hatalı olduğunuzu itiraf etmek arasında fark vardır. | Open Subtitles | هناك فرق بين الاعتراف بالذنب والاقرار بالخطأ |
inandığınla gerçek arasında fark var. | Open Subtitles | ولكن هناك فرق بين الحقيقة وبين ما تؤمنين به |
Masumları bir savaşın içine çekmekle... onları soykırıma terk etmek arasında fark vardır. | Open Subtitles | هناك فرق بين سحب الابرياء للحرب او تركهم للابادة |
Ama merak etmekle uygulamak arasında büyük fark vardır. | Open Subtitles | لكن هناك فرق بين الشعور بالفضول ومتابعة الأمر |
Beylerin söyledikleri ile düşündükleri çok farklıdır. | Open Subtitles | هناك فرق بين ما يقوله الرجال وما يفكرون فيه |
Göz kulak olmakla sinsice izlemek arasında ince bir çizgi var. | Open Subtitles | أنت تعلم بأن هناك فرق بين المراقبة و المضايقة. |
Ama sen kral olduğunda, bugünü ve kasaplık ile savaş arasındaki farkı unutma. | Open Subtitles | لكن عندما يأتى يوم تنصيبك ملكا عليك أن تتذكر أن هناك فرق بين القتال فى المعركة وبين المجزرة |
Bir yerlerde sevinç gözyaşları ve nefret gözyaşları arasında farklılıklar olduğunu okumuştum. Bu doğru mu? | Open Subtitles | قرأت أن هناك فرق بين دموع الفرح ودموح الغضب وأن هذا حقيقي |
Organik bir bilgisayarla, bağışıklık sistemimiz arasında büyük bir fark var. | Open Subtitles | هناك فرق بين جهاز المناعة لدينا وهذا النظام من جهاز كمبيوتر العضوية. |
Buna minnettarım ama, istenmekle ihtiyaç duyulmak birbirinden farklı şeyler. | Open Subtitles | بقدر ما أقدر ذلك، هناك فرق بين كونها مطلوبة وضرورة. |
Bak, bir idamla mücadele uzmanının azıcık ses getirmesini istiyorsun ama haber yapmakla bir polis katilinin avukatlığını yapmak farklı şeylerdir. | Open Subtitles | انظر, أنا أعلم أنك تحاول تفادي الحصول على عقوبة الموت, إن محاربة الجريمة تسبب إزعاجا, ولكن هنالك فرق بين إذاعة قصة وبين الدفاع عن قاتل شرطي. |