Gerçi kendi davam hala açık. Bana ihtiyacın olursa, karavanımda olacağım! | Open Subtitles | إلا أن قضيتي ما زالت متداولة، إن احتجتني فسأكون في قطيرتي |
Eğer biri beni ararsa, duşta olacağım. | Open Subtitles | إذا أرادني أحدكم فسأكون في غرفة الإستحمام |
Ne zaman mantıklı bir konuşma yapmak istersen ben odamda olacağım. | Open Subtitles | عندما تريد أن تتحدث بشكل منطقي فسأكون في غرفتي |
Bana ihtiyacınız olursa, sundurmada yalıtım sıvısı içiyor olacağım. | Open Subtitles | إن أحتجتموني فسأكون في الشرفة أحتسي السائل اللاصق |
Eğer bu doğru ellere tek parça hâlinde ulaşmazsa, sizin kadar ben de ip üstünde olacağım. | Open Subtitles | إن لم تصل هذه إلى الأيادي المناسبة سالمةً، فسأكون في مأزق شأني شأنكم |
Frank, önümüzdeki üç gün beni arayacak olursan, annemin evinde olacağım ve diş ipimde kızılcık taneleri olacak. | Open Subtitles | اذا احتجتني خلال الأيام الثلاثة القادمة فسأكون في منزل أمي أصنع سلسلة من التوت البري على خيط تنظيف الأسنان |
Gerçek dedektife ihtiyaç olursa arşivde olacağım. | Open Subtitles | إن احتاج أحدكم محقّقة حقيقيّة فسأكون في غرفة الملفّات |
Eğer bir sorun olursa yanımda destekle beraber hemen dışarıda olacağım. | Open Subtitles | حسنا، إذا سار أي شيء بشكل خاطئ، فسأكون في الخارج مع الدعم. |
Herhangi bir sorunuz olursa resepsiyonda olacağım. | Open Subtitles | إذا كانت لديكم أي أسئلة، فسأكون في مكتب الاستقبال. |
Bana ihtiyacınız olursa, ofisimde, öğürüyor olacağım. | Open Subtitles | حسناً، لو إحتاجني أيّ شخصٍ، فسأكون في مكتبي، أتقيّؤ. |
İlgiliysen yukarıda olacağım. | Open Subtitles | إذا كنت مهتماً, فسأكون في انتظارك في الأعلى |
Eğer birinin bana ihtiyacı olursa, tuvalette olacağım.. | Open Subtitles | إن احتاجني أحد فسأكون في الحمام |
İster soğuk olsun ister sıcak, ister yağmurlu ister güneşli bu geceyarısı Philadelphia treninde olacağım. | Open Subtitles | لأنه لو كان الجو ساخناً أوبارداً ممطراً أو مشمساً فسأكون في قطار (منتصف الليل إلى (فيلادلفيا |
Onu tam burda bekliyor olacağım. | Open Subtitles | فسأكون في انتظاره هنا |
Eğer beni öldürmek istersen St. Claire'daki nikel fabrikasında olacağım. | Open Subtitles | لذا إن كنت تود قتلي فسأكون في مصنع النيكل في شارع (سانت كلير) |
Verna Bradley'in tüm kayıtlarının birer kopyasını bulup, bana çağrı bırakır mısın misin? - Ameliyathane katında olacağım. | Open Subtitles | هل يمكنك أن تحضر لي جميع نسخ سجلات (فيرنا برادلي) ونادني فسأكون في طابق غرفة العمليات |
Bir daha olduğu zaman Leon, ben tatilde olacağım. | Open Subtitles | عندما يحدث هذا في المرّة القادمة يا (ليون)، فسأكون في إجازة. |