ويكيبيديا

    "فضة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • gümüş
        
    • gümüşten
        
    • gümüşü
        
    • gümüşe
        
    • gümüşleri
        
    • Gümüşüm
        
    • gümüştür
        
    Bazı kültürlerde hala ölülerin gözlerine para yerleştirilir. Ya da gümüş. Open Subtitles حسنا بعض الحضارات لازالت تضع ثوما في اعين الاموات او فضة
    Dünyayı gümüş tepsi üzerinde sunarak senle nasıl kafa bulabilirim ki? Open Subtitles من يعبث بك حين يضع لك العالم على طبق فضة ؟
    İlk önce Ross'u gümüş tabakta sundun sonra da Donna günlerdir masasında değil. Open Subtitles في البداية سلمتني روس على طبق من فضة ودونا ليست على مكتبها لأيام
    Ve bir de gümüş tabağın üstündeler. İkimiz de haklıymışız. Open Subtitles وإنهم أيضا على طبق من فضة لقد كنا على حق
    Yaşamınız boyunca size gümüş bir tabla ile teslim edilen her şey vardı. Open Subtitles لقد حظيت بكل ما تودين في حياتك قدم إليك على طبق من فضة
    Son sattıklarım 3 gümüş para tuttu. Şimdilik bu kadarı yeterli. Open Subtitles وآخر عمل فخار أحرقناه جلب لنا ثلاث قطع فضة نقدية
    Oysa ki bu savaş için sizlerden, ne asker ne de gümüş geldi, beyler. Open Subtitles فلم أستلم لا جندًا ولا فضة منكم أيها السادة، لهذه الحرب
    O bahsettiğiniz çay davetinde biri konutundan George Dönemi'nden kalma gümüş bir tatlı kaşığı çaldı. Open Subtitles تلك الأمسية ، كنت تتحدثين عن شقته قام أحدهم بسرقة ملعقة صغيرة من فضة جورجيا
    - Şaka? Ve bu lambalar. Onlar gerçek gümüş. Open Subtitles و هذا المصباح, هؤلاء من فضة استرلينية حقيقية.
    Bence dünyanın gördüğü en iyi gümüş işleyicisi ve sanatında olduğu kadar hayatında da başarılı bir dahi. Open Subtitles اعظم صائغ فضة عرفه العالم لكنه ذكي في امور الحياة كما هو في الفن
    Peru dağlarında gümüş madeni açmak.... ... üzere olan varlıklı bir Amerikalı İşadamıyım. Open Subtitles أنا رجل صناعة أمريكي ثري اسعى لافتتاح منجم فضة في جبال بيرو.
    Size bu davayı gümüş tepside sunabilirim. Open Subtitles انا اضع تلك القضية فى يدى على طبق من فضة
    Bu oranlar merminin takılık gümüşten yapıldığını gösteriyor. Ve takı amaçlı gümüş yüksek erime sıcaklığına sahiptir. Open Subtitles ممتلكات عناصر متوافقة مع جواهر فضة مسبوكة
    Yolun bittiği yerin yanındaki eski gümüş madeninin yukarısındadır. Open Subtitles هناك عالياً حيث ينتهي الطريق بالقرب من مدخل منجم فضة قديم مهجور
    Kendini bize gümüş tepside sunuyor, bunu göremiyor musunuz? Open Subtitles الآن و قد ظهر شخص على طبق من فضة و أنتم حتى لا تريدون التفكير بالأمر
    Bir tek bayan ayakkabısı, 37 numara, gümüş rengi. Open Subtitles واحد مِنْ زوجِ أحذيةِ الإمرأةِ، حجم 7، فضة.
    Onları eritmeyi denedim ama kararım genişlediler fakat içlerinde gümüş var. Open Subtitles نعم , لقد أذبتهم إلى أن أصبح الطاقم أسود ومقرف ولكن تحت الأرض كانت فضة صافية
    Neden kuzu kanına bulaşmış gümüş bıçağa ihtiyacın vardı? Open Subtitles تحتاج إلى سكينة فضة عليها دماء حمل لماذا؟
    Emf, büyü torbası, gümüş hiç bir şey yok. Open Subtitles لم أعثر على موجات كهرومغناطيسية , أو أكياس تعويذات سحرية و لا فضة
    Ve ölü bir askerden çaldığın gümüşü bulursa da... Open Subtitles وإن علم باني أخفي فضة أخذتها من رجلِ ميت
    Hayır! 2 gümüşe yaptım işi! Open Subtitles بل مجرد قطعتا فضة
    Christofle gümüşleri. Limoges, Orrefors kristali. Open Subtitles فضة Christofle، Limoges، بلور Orrefors.
    Altınım ya da Gümüşüm yok. Open Subtitles لا أملك فضة أو ذهب
    Bu gerçek gümüştür ve işareti yanlıştır Open Subtitles هذه فضة حقيقية كان هذا حجم القطعة الفعلى حينها

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد