kabarık gömlek. İçinde kendimi çok saçma gibi hissediyorum. | Open Subtitles | إنه قميص فضفاض وأشعر بالسخافة وأنا ألبسه |
kabarık gömlek. İçinde kendimi çok saçma gibi hissediyorum. | Open Subtitles | إنه قميص فضفاض وأشعر بالسخافة وأنا ألبسه |
Şey gibi, şey, kabarık bir gömlek. | Open Subtitles | أشبه بقميص فضفاض |
Sonra en üstteki toprağı havalandırmak önemlidir, yüzeyde gevşek bir hâlde bırakmak gerekir. | TED | ثم إن هذا مهم لتهوية التربة السطحية وتركها بشكل فضفاض على السطح. |
Hey, millet, kelepçelerimden biri gevşemiş. | Open Subtitles | مهلا، الرجال، واحدة من الأصفاد بلدي هو فضفاض. |
- Mesleğini torbalara doldur. Aynı benim gibi olabilirsin. | Open Subtitles | -عمل فضفاض ستكون مثلى. |
Çok kabarıksın. | Open Subtitles | أنت بأكملك فضفاض |
kabarık gömlek. kabarık gömlek. | Open Subtitles | قميص فضفاض، قميص فضفاض |
Şey gibi, şey, kabarık bir gömlek. | Open Subtitles | أشبه بقميص فضفاض |
kabarık gömlek. kabarık gömlek. | Open Subtitles | قميص فضفاض، قميص فضفاض |
-evet, kabarık bir gömlek. | Open Subtitles | -أجل، إنه قميص فضفاض |
- evet, kabarık bir gömlek. | Open Subtitles | -أجل، إنه قميص فضفاض |
Şey, evet, gerçekten kabarık. | Open Subtitles | أجل، كله فضفاض |
Bu kaya gevşek baksana nasıl da yumuşak. | Open Subtitles | هذا الشيء فضفاض. أنّظر كم هو طريّ هذا الشّيء. |
Annem her zaman, benim varlığımı, gevşek bir prezarvatife borçlu olduğumu söyler. | Open Subtitles | لوجودي أدين بذلك لأنبوب ضيق و واقي ذكري فضفاض |
Kaslar gevşemiş. Şişkinlik yok. | Open Subtitles | بطن العضلة فضفاض و لا يوجد تَوَرُّم |
- Mesleğini torbalara doldur. | Open Subtitles | -عمل فضفاض ستكون مثلى. |
Çok kabarıksın. | Open Subtitles | أنت بأكملك فضفاض |
bırak kimono'yu onlar açsın. | Open Subtitles | دعهم يفتحون فستان واسع فضفاض |