Ve bunların hepsini başarırken Mısır'daki askeri darbeyi ve daha da yakın zamandan NSA'nın da bulunduğu büyük bir skandalı haber yaptık. | Open Subtitles | وفعلنا كل هذا أثناء قيامنا بتغطية انقلاب عسكري في مصر، ومؤخرًا، فضيحة كبيرة جدًا تخص وكالة الأمن القومي. |
Ve NYPD büyük bir skandalı önledi. | Open Subtitles | واعد شرطة نيويورك بأكتشاف فضيحة كبيرة |
Bu çılgın gelişme, bugün vali tarafından söylenen her şeyi sorgulatan nitelikte ve daha büyük bir skandalı ortaya koyuyor. | Open Subtitles | - هذا التطور الفادح يدعو للشك بكل ما قاله الحاكم ويكشف عن فضيحة كبيرة. |
Dün kardeşinin evinde büyük olay yarattın. | Open Subtitles | لقد صنعت فضيحة كبيرة في منزل الأختين أمس |
Şimdi öğrenseler büyük skandal olur. | Open Subtitles | الآن، إذا علم الناس سوف تكون فضيحة كبيرة |
Öyle büyük bir skandal yaratır ki kimse onları görmezden gelemez. | Open Subtitles | هم يسببون فضيحة كبيرة لا يريدون أن يتجاهلهم أحد بعد الآن |
-Aile için büyük skandal olmuş. | Open Subtitles | -كانت فضيحة كبيرة بالنسبة للعائلة . |
büyük bir skandal ama, değil mi? | Open Subtitles | علي الرغم من هذا , فقد كانت فضيحة كبيرة , اليس كذلك؟ |
Oh, Ama bu benim ve Müze Müdürü için çok büyük bir skandal... | Open Subtitles | ولكن هذا قد يخلق فضيحة كبيرة لنفسى ولمدير... ال |
Seninle tanışmak için büyük bir skandal yarattım. | Open Subtitles | فقد تسسبت في فضيحة كبيرة لمقابلتك |