Umarım biri senin için benim için yaptığın şeyi yapar. | Open Subtitles | آمل أن يفعل لك شخصٌ ما ما فعلتَه لي للتو |
Eğer yardımı olacaksa, ....bana yaptığın şeyin senin suçun olmadığını söyleyebilirim. | Open Subtitles | والآن، إن كان هذا يساعد، فسأخبرك بأنّ الذنب لم يكن ذنبك أعني ما فعلتَه بي |
Bana yaptığın tek şey kulağumdan şeker çekmekti. | Open Subtitles | كلّ ما فعلتَه بي قطّ هو سحب حلوى من أذني |
Beş dakika önce ne dediğini ya da ne yaptığını umursamaz. | Open Subtitles | إنه لا يهتم إطلاقاً بما قلتَه أو فعلتَه منذ خمس دقائق |
Fena şekilde batırdın, ve bir gün senin ne yaptığını bulacağız. | Open Subtitles | لقد ارتكبتَ غلطةً شنيعة, ويومًا ما سوف نعرف ما الذي فعلتَه. |
Kızım için yaptığınız onca şeyden sonra en azından sizi eve bırakabiliriz. | Open Subtitles | فبعدَ كلّ ما فعلتَه لابنتي... سيكون إيصالك للبيت أقلّ ما نفعله لك |
yaptıklarından dolayı seni bağışladığım anlar oluyor, bağışlayamadığım zamanlar da. | Open Subtitles | هُناكَ لحظات أُسامحكَ فيها على ما فعلتَه و لحظات أُخرى لا يُمكنني مُسامحتُك |
Bu, senin meselen değildi. yaptığın her şeyi bizim için yaptın. | Open Subtitles | لم يتعلّق الأمر بك يوماً، كلّ ما فعلتَه، فعلتَه لأجلنا |
yaptığın işi Miguel'e öğretmekle büyük bir sorumluluk almış oldun. Taşınması zor bir yük. | Open Subtitles | إنّها مسؤوليّة عظمى أن تعلّمه ما فعلتَه للتوّ، عبء ثقيل |
Tek yaptığın bu adadan kurtulmak için elimize geçen her fırsatı mahvetmekti. | Open Subtitles | كلّ ما فعلتَه قط هو إفساد كلّ فرصة أمامنا للخروج من هذه الجزيرة |
Senin ise tek yaptığın bu adadan kurtulmamız için elimize geçen her fırsatı yok etmekti. | Open Subtitles | كلّ ما فعلتَه قط هو إفساد كلّ فرصة أمامنا للخروج من هذه الجزيرة |
O iki kadına yaptığın şeyin sorumluluğunu tek başına taşıyamadığın için 10 yaşındaki bir çocukla paylaştın. | Open Subtitles | لم تقوَ على حمل وزر ما فعلتَه لتلكما المرأتين لوحدك فأطلعت فتى بالعاشرة عليه |
Bir daha fırsat bulamam diye söylüyorum, yaptığın her şey için teşekkürler. | Open Subtitles | إن لم تسنح لي فرصة أخرى، فإنّي أريدك أن تعلم بأنّي ممتنّ لكلّ ما فعلتَه |
Bize yaptığın onca şeyden sonra, gitmene izin vereceğimi mi sanıyorsun? | Open Subtitles | أتظنّ أنّي سأتركك تغادر هكذا؟ بعد ما فعلتَه بنا؟ |
Hiçbir şey yapmazsan seni Kabine'ye ifşa edip neler yaptığını herkese anlatırım. | Open Subtitles | إن لم تفعل شيئاً، سأفضحكَ أمام الوزارة و أخبرهم بكلّ ما فعلتَه |
Sana sırt çevirirdim ama o durumda ne yaptığını gördüm. | Open Subtitles | كنتُ لأغفل عن ذلك ولكني رأيتُ ما فعلتَه في هذا الموقف |
Şimdi hiçbir şey yapmazsan seni Kabine'ye ifşa edip neler yaptığını herkese anlatırım. | Open Subtitles | و الآن، إن لم تفعل شيئاً، سأفضحكَ أمامَ الوزارة و أخبرهم بكلّ ما فعلتَه |
- Geri püskürtmek için İHA'ya yaptığınız şeyin gerekli olduğuna inanıyor musunuz? | Open Subtitles | بأنّ ما فعلتَه كان ضرورياً لتصدّ الطائرة؟ |
O odadaki her bir kişi senin yaptıklarından çok daha kötülerini yaşamış veya dinlemişlerdir. | Open Subtitles | كلّ من بتلك الغرفة قد سمع أو عاش أسوأ بكثير من أيّ شيء فعلتَه قط |
Onlar için yaptıklarını yinelemeni istiyorlar. | Open Subtitles | كلّ ما فعلتَه لأجلهم، يريدون منك فعله ثانيةً |
yaptığının bedelini ödemek istiyorsan, bu senin tek şansın. | Open Subtitles | إن أردتَ التكفير عمّا فعلتَه فهذه هي فرصتك الوحيدة |
Ne düşündüysen, ne yaptıysan, önemli değil. | Open Subtitles | أيّاً كان ما ظننتَه، أيّاً كان ما فعلتَه لا يهمّ |