Senin için en iyisi olacağını düşündüğüm şeyi yaptım. | Open Subtitles | لقد فعلت ما ظننته أنه لـ مصلحتك |
Doğru olduğunu düşündüğüm şeyi yaptım. | Open Subtitles | لقد فعلت ما ظننته الفعل الصحيح. |
Doğru olduğunu düşündüğüm şeyi yaptım. Bunun için öldürüldüm. | Open Subtitles | فعلت ما ظننته صواباً، ولكن قتلوني بسببه |
Sen doğru olduğunu düşündüğün şeyi yaptın. | Open Subtitles | أتعلمين، لقد فعلت ما ظننته صواب |
O dönemde doğru olduğunu düşündüğün şeyi yaptın. | Open Subtitles | لقد فعلت ما ظننته الأفضل في ذلك الوقت. |
Doğru olduğunu düşündüğün şeyi yaptın işte. | Open Subtitles | لقد فعلت ما ظننته صحيحاً |
Bizim için doğru olduğunu düşündüğüm şeyi yaptım. | Open Subtitles | فعلت ما ظننته الصواب لنا |
En iyisi olduğunu düşündüğüm şeyi yaptım. | Open Subtitles | فعلت ما ظننته كان أفضلا. |