"فعل كل ما" - ترجمة من عربي إلى تركي

• her şeyi yaptı
• herşeyi yaptı
• şeyi yapabilir

Babam bizi koruyabilmek için, elinden gelen her şeyi yaptı.
والدي في الحال فعل كل ما بوسعه حتى يقوم بحمايتنا

Baban elinden gelen her şeyi yaptı. O avcıları haftalarca aradı.
أبوك فعل كل ما بوسعه لقد طارد هؤلاء الصيادين لأسابيع

O kadar şeyi yaptıktan sonra bile ki istediğim her şeyi yaptı battaniyeyi vermedim.
حتى بعد كل ما فعله , و قد فعل كل ما طلبت لم يأخد البطانية

Benim için yapabileceği her şeyi yaptı -- bir tedavi merkezinden diğerine çok uzun yollar gitti, en iyi seçeneği aradı, hepsinden önemlisi, asla pes etmedi. Öte yandan pek çok güçlükle karşılaştı, çalışma ve yaşam standartları açısından.
والذى فعل كل ما بوسعه من أجلى ينتقل لمسافات طويلة من مركز علاجى لآخر بحثاً عن أفضل دواء وفوق كل ذلك لم يستسلم أبداً على الرغم من الصعوبات التى واجهته من ناحية العمل و جودة المستوى المعيشي

Yapabileceği herşeyi yaptı, ama sonunda nalları dikti.
فعل كل ما بوسعه، لكنه مات بنهاية المطاف

Ama şunu bil ki; İnsan aklına koyduğu her şeyi yapabilir.
ولكنني معتقد تماما في أنك تستطيع فعل كل ما تضع رأسك به

Benim tuzağa düşürdüğüm gibi... son düşüncem "büyük Jake o yapabildiği her şeyi yaptı." olacak.
كما لو وقعت عن طريق فخ فكرتي الأخيرة ستكون "حسنا، جيك الكبير فعل كل ما في وسعه"

Elinden gelen her şeyi yaptı. Kimse onu dinlemedi. Ve yine de bu ülke için canını feda etti.
فعل كل ما بوسعه ولا أحد يستمع له

Mikrobu durdurmak için elinden gelen her şeyi yaptı ama ben ona güvenmedim.
لقد فعل كل ما بوسعه ل منعهم من الحصول على الفيروس، ... لم اثق به.

Bu yüzden olmasını sağlamak için her şeyi yaptı.
هكذا فعل كل ما بوسعه لتحقيق ذلك

Dr. Burke şu an yapabileceği her şeyi yaptı. Tabi norwood müdahalesi nasıl yapıldığını bilmiyorsan.
دكتور ( بيرك ) فعل كل ما يمكنه للآن لذا إن كنتِ لا تعرفين كيفية الإعتناء بهذا،

Seni hazırlamak için elinden gelen her şeyi yaptı.
لقد فعل كل ما بوسعه لتهيئتك...

Meclisim seni korumak için elinden gelen her şeyi yaptı ama artık fazla tehlikelisin.
معشري الساحراتيّ فعل كل ما في طاقته لحمايتك. -لكنّك خطيرة جدًّا الآن .

Yapabileceği her şeyi yaptı.
فعل كل ما بوسعه.

İstediğim her şeyi yaptı, battaniye vermedim.
فعل كل ما طلبته بدون بطانية

Efendim, Chuck ondan istediğimiz her şeyi yaptı.
سيدى ، (تشاك) فعل كل ما أردناه

...Christopher, ona yardım etmek için elinden gelen her şeyi yaptı.
كريستوفر) فعل كل ما) بوسعه ليساعدها

Bilirsin kardeşin her şeyi yaptı...
أخوك فعل كل ...ما بوسعه

Lachlan onları korumak için her şeyi yaptı.
(لوكلان) فعل كل ما بوسعه لحمايتهما.

Kendini kurtarmak için herşeyi yaptı.
وحاول فعل كل ما أمكنه ليحرر نفسه

Elbette olabilirler. Kadınlar, erkeklerin yaptığı çoğu şeyi yapabilir.
بلى، بإمكان المرأة فعل كل ما يقوم به الرجل تقريبا.