Şu "kötü ben" saçmalığının ne olduğunu bilmiyorum. Ama orada kesinlikle biri kafayı yemiş. | Open Subtitles | لا أعرف ما يكون هراء "المرعبين" هذا ولكنه من الواضح أنّ هنالك من فقد صوابه |
kafayı yemiş olmalı! | Open Subtitles | لا بد أنه فقد صوابه |
Dadı, o aklını kaçırmış. | Open Subtitles | -لقد فقد صوابه يا مامي -أجل يا سيدتي تلك هي الحقيقة |
İkimizden biri aklını kaçırmış diye düşündüm. | Open Subtitles | ظننت أن أحدنا قد فقد صوابه بالتأكيد |
Richard hakkında sanki delirmiş gibi konuştuğunda. | Open Subtitles | عندما تتحدثين عن (ريتشارد) وكأنه فقد صوابه |
Başımıza bunların geldiğine inanamıyorum. Abim sonunda kafayı yedi. | Open Subtitles | لا أصدّق أن هذا يحدث، أخي فقد صوابه اللّعين. |
Chulbul aklını kaybetti. | Open Subtitles | شول بول) فقد صوابه) |
Bu yüzden Lacey başkalarına söylediğinde kendini kaybetti. | Open Subtitles | لهذا السبب فقد صوابه عندما أخبرت لايسي الناس |
- O adam kendini kaybetmiş. Saçmalama, bu adamı tanıyorum Bobby! | Open Subtitles | لقد فقد صوابه - هراء ، أنا أعرف الرجل بوبي - |
kafayı yemiş olmalı! | Open Subtitles | لا بد أنه فقد صوابه |
Herhalde kafayı yemiş! | Open Subtitles | لقد فقد صوابه , انظر |
Ve sanırım kafayı yemiş. | Open Subtitles | وأعتقد أنه فقد صوابه |
Orada birileri aklını kaçırmış. | Open Subtitles | صحيح؟ حسنا، أحد ما فقد صوابه هناك |
aklını kaçırmış ve kimliği belirsiz biri tarafından. | Open Subtitles | شخص فاشل ومتهور فقد صوابه |
Biri aklını kaçırmış burada. | Open Subtitles | أحدهم فقد صوابه هنا |
- Ben delirmiş olmalıyım. | Open Subtitles | حينها أكون أنا من فقد صوابه |
Resmen delirmiş, aklını kaçırmış. | Open Subtitles | إنه مجنون لقد فقد صوابه |
Bilmiyorum. Birden... kafayı yedi. | Open Subtitles | لا أعلم لقد فقد صوابه |
O tamamen kafayı yedi. | Open Subtitles | لقد فقد صوابه تماماً |
O aklını kaybetti. | Open Subtitles | لقد فقد صوابه. |
Buradaki Baba Ghanoush kahrolası aklını kaybetti. | Open Subtitles | (بابا غنوج) هنا قد فقد صوابه |
- Ardından da köpek kendini kaybetti. - Köpek mi? | Open Subtitles | ـ سيّدي، الكلب فقد صوابه ـ الكلب؟ |
Mahoney o adam ezildikten sonra çok korktu ve siz geldiniz sonra pasta patladı o da kendini kaybetti. | Open Subtitles | ،بعدما أسقط (ماهوني) السندان على ذلك الحارس بدأ يفزع ثم ظهرتم بعدها وبعدها الكعكة انفجرت في الغرفة العامة ثم فقد صوابه |
Ve doğru baskıyla şüpheli kendini kaybetmiş olabilir. | Open Subtitles | ومع النوع المعين من الضغط يمكن أن الجاني فقد صوابه |