Belki alt tarafı bir iki gevşek döşeme, belki de... sadece belki diyorum... öbür dünyanın anahtarı. | Open Subtitles | لربما بضعة ألواح أرضية مخلوعة ولربما أقول فقط ربما المفتاح إلى عالم آخر |
Belki, sadece belki yedinci işaret başlangıç noktasıdır. | Open Subtitles | ربما , فقط ربما العلامة السابعة , هي نقطة البداية |
Şey, ebevenynlik tavsiyelerini takdir ediyorum ama belki, sadece belki, onları rahat bırakmak pek de iyi bir fikir değildir. | Open Subtitles | أقدر النصيحة الأبوية لكن ربما فقط ربما إعطاؤهم مساحتهم ليس بالفكرة السديدة |
Ve belki, sadece belki, bu yolda birisine yardımcı olabilirim. | Open Subtitles | وربما , فقط ربما استطيع مساعدة شخص ما بطريقي |
Evrenimizin belki, küçük bir ihtimal olsa bile, herhangi bir nedenle bizim fark edemediğimiz bir boyutu daha olabileceğini ortaya attı. | Open Subtitles | فقط ربما, كوننا له بعد أخر إضافى الذى لسبب ما فقط لانستطيع أن نراه. |
Hayır, sadece diyorum ki belki öyledir ve bunun farkında değildir. Kesinlikle değil, tamam mı? | Open Subtitles | أنا اقول فقط ربما يكون كذلك وربما لا يعلم أنه كذلك |
Bu genel inanış belki, yalnızca belki büyük sonuçları olacak yanlışlar doğurabilir. | TED | وتلك الحكمة التقليدية ربما ، فقط ربما قد يكون خطأ لنتيجة أكبر |
Ve belki, sadece belki, Lenny'nin sihirli asası Bob'un yasal evraklarının esrarengiz bir şekilde kaybolmasını sağlayabilir. | Open Subtitles | وربما، فقط ربما يلوح ليني بعصاه السحرية ويجعل أوراق بوب القانونية تختفي بشكل غامض |
Dediğimizi yapın, belki... sadece belki kamuoyu size olumlu yaklaşır. | Open Subtitles | افعل ذلك، وربما، فقط ربما قد تتساهل معك محكمة الرأي العام |
Bakın, belki, sadece belki, teklifimi düşünmek için biraz zaman istersiniz. | Open Subtitles | أتعرفا ؟ ربما , فقط ربما يجدر بك أن تأخذ وقتا للتفكير في عرضي |
oyalaniyordum sadece. Belki sen de oynamak istersin. | Open Subtitles | أنا أتسكّع فقط ربما تودين اللعب |
Belki, sadece belki, her şeyi ben yapmak zorunda olmayabilirdim. | Open Subtitles | ربما فقط ربما يمكنى التخلى عن فعل كل شئ |
sadece belki... geçen akşam ... söylediğimi söylememeliydim. | Open Subtitles | فقط ربما ... لم يكن عي أن أقول ما قلته البارحة |
Ben sadece.. belki de vurulmandan ve onlara ateş açmamızdan söz etmemelisin. | Open Subtitles | ... أنا فقط ربما لا يجب أن تذكر أنهم أصابوك وأننا أطلقنا عليهم |
Belki, sadece belki yeniden arkadaş oluruz. Belki. | Open Subtitles | ربما , فقط ربما , نحن سوف . نكون أصدقاء مرة أخرى . |
Tamam o zaman belki, sadece belki, sana değer veren ve hayatını kurtarmak için kendisinden ufak bir parça verebilecek birisi vardır. | Open Subtitles | ربما... فقط ربما هنالك شخص يهتم لك كثيراً |
Belki ama sadece belki bu konuyla ilgili yapacak küçük bir şeyim olabilirdi. | Open Subtitles | و ربما,فقط ربما , كان لي شيئاً قليلاً فعلته حيال ذلك . |
Belki. sadece belki. | Open Subtitles | ربما , فقط ربما |
Ya da belki, sadece belki... öldün. | Open Subtitles | ...او ربما ...فقط ربما ان تكون ميتا |
sadece belki biraz ağırdan almalısın. | Open Subtitles | الأمر فقط... ربما عليكِ التروي بالأمر |
Onları geçip bu çipleri takmalı belki o da küçük bir ihtimal SHIELD'dan geriye kalanları- | Open Subtitles | علينا ان نمر عبرهم ونضع الشرائح في مكانها وربما، فقط ربما يمكننا إنقاذ... |
diyorum ki belki de... | Open Subtitles | أنا أقول فقط ربما |
Ve belki, yalnızca belki, eğer ölesiye çalışırsak yaklaşık 5 yıl içinde bebek yapıp körfezde bir yazlık alacak kadar paramız olur. | Open Subtitles | وربما فقط ربما إذا قتلنا أنفسنا فى غضون خمس سنوات يمكننا تحمل نفقات طفل وعطلة أسبوعية فى شواطئ الخليج |