Sırf telefonlar kesik diye 1 milyon dolarlık tesisi havaya uçuramam. | Open Subtitles | لا يمكنني اغلاق منشأة ببليون دولار فقط لان الخط قد قطع |
Sırf bu çocuk seni Başkan seçtirecek diye, seni buraya kimin getirdiğini unutuyor musun? | Open Subtitles | فقط لان هذا الشاب يظن انه يستطيع ان يصنع منك رئيسا فهل تنسي من احضرك الي هنا |
Sırf sana oldu diye bana da olması gerekmiyor. | Open Subtitles | فقط لان هذا قد حدث اليك , لايعني انه سيحدث لي |
Sırf birileri neyle karşı karşıya olduğumuzu söylemediği için ölen, bir sürü iyi adam gördüm. Ben de bir sonraki göreve gittim, çünkü böyle yaparız, öyle değil mi? | Open Subtitles | وذلك فقط لان لم يخبرنا احد عما سنواجه لأن ذلك ما يجب ان نفعله, اليس كذلك؟ |
Sırf fazla kiloluyum diye benden daha iyi olduğunu mu sanıyorsun? | Open Subtitles | انت تعلم فقط لان وزني زائد تعتقد انك افظل مني |
Sırf onun kız arkadaşı var diye ben mi özür dilemek zorundayım? | Open Subtitles | فقط لان لديه صديقة انا الذي يجب ان اعتذر؟ |
Bunu Sırf vicdanını susturmak için yapıyorsun. Öyle mi? | Open Subtitles | هذا فقط لان ضميرك يؤنبك بعد فصلي من الوزارة |
Sırf Shakspeare'in karakterlerinden birisi bir şey söylüyor diye onun da kişisel olarak bununla aynı fikirde olduğu anlamına gelmez. | Open Subtitles | فقط لان شكسبير لديه احد هذه الاساليب لقول شيء ما ذلك لا يعني انه متوافق معها |
Sam, onları yapmanı istiyor diye, Sırf bir oğlan yapmanı istediği için böyle şeyler yapmazsın. | Open Subtitles | سام,لا تقومي بأشياء فقط لان صبي يريدك ان تفعليها |
Sırf bir kız birazcık farklı diye ve biraz çelimsiz değil diye ve nasıl giyineceğine dair kendi fikirleri var diye insanlar otomatikman hemen karşı takım için oynadığını farz ediyorlar. | Open Subtitles | فقط لان البنت مختلفة قليلا وليست ضعيفة وعندها افكار خاصة في طريقة لبسها |
Ama Sırf New York'ta işler daha kolay diye sonsuza kadar orada kalamazsın. | Open Subtitles | لا تستطيعين الانتقال للابد فقط لان نيويورك تبدو اسهل |
Sırf babanın parası var diye sıranın başına geçemezsin. | Open Subtitles | فقط لان والدك يملك المال لا يعني انك تستطيع قطع الطابور |
Sırf diğer herkes biriyle birlikte olduğunu düşünüyor diye onunla beraber olamazsın. | Open Subtitles | لا تريد الاعتقاد بانك ...مع أحدهم فقط لان جميع الآخرين ...يعتقدون بأنه يجب عليك ذلك |
Sırf ilk kocaları kaçıyor diye, erkeklerin hepsine düşman kesiliyorlar. | Open Subtitles | فقط لان زوجها تركها غضبت على كل الرجال |