Tulsa'nın üc saatlik ucus mesafesinde olduğunu söylediğini sanıyordum. | Open Subtitles | فكرت قلت كان تولسا مثل رحلة لمدة ثلاث ساعات؟ |
Peg, burada önemli bir şey olmadığını söylediğini sanıyordum. | Open Subtitles | فكرت قلت كان هناك شيء مهم هنا. |
Davanın açık ve kapatılmış olduğunu söylediğini sanıyordum. | Open Subtitles | فكرت قلت كان قضية مفتوحة ومغلقة. |
Zamanımız var dedin sanmıştım. | Open Subtitles | فكرت قلت كان لدينا الوقت. |
Onu bulabiliriz dedin sanmıştım. | Open Subtitles | فكرت قلت يمكنك العثور عليه؟ |
Barış Heyeti'nde olduklarını söylediğini sanmıştım. | Open Subtitles | فكرت قلت أنها كانوا في فيلق السلام. |
Sadece birisinden duyduğunu söylediğini sanmıştım. | Open Subtitles | فكرت قلت أنه جاء من واحد منهم فقط. |
Viski zevk almak istediğini söyledin sanıyordum. | Open Subtitles | فكرت قلت كنت ترغب في التمتع أن سكوتش. |
Hayvansever olduğunu söylediğini sanıyordum? | Open Subtitles | فكرت قلت لك كانوا من محبي الحيوانات. |
Evinde iki ay geride olduğunu söylediğini sanıyordum. | Open Subtitles | فكرت قلت أنك كنت وراء شهرين على منزلك. |
Merlyn'in Thea'dan uzak durduğunu iletişime geçmediğini söylediğini sanıyordum. | Open Subtitles | فكرت قلت Merlyn تم حفظ مسافة له من ثيا، |
- Bunun imkansız olduğunu söylediğini sanıyordum. | Open Subtitles | CARY: فكرت قلت التي كان من المستحيل. |
- Kapıları saydığını söylediğini sanıyordum. | Open Subtitles | فكرت قلت لك عد الأبواب. |
Uygun olmadığınızı söylediğini sanıyordum? | Open Subtitles | فكرت قلت واسن وأبوس]؛ ر مباراة؟ |
- Onunla yatmadığını söylediğini sanıyordum. | Open Subtitles | فكرت قلت لك لم ينام معها. |
Ayık olacağız dedin sanmıştım. | Open Subtitles | فكرت قلت دى سخيف-screet. |
- Bir iyilik olduğunu söylediğini sanmıştım. | Open Subtitles | فكرت قلت أن هذا كان معروفا. |
Sotnehaven'ın, güvenli olduğunu söyledin sanıyordum. | Open Subtitles | فكرت قلت أن هافن ستون آمنه |