Madem kalacaksın olanları görmezden gelmeye devam edemezsin. | Open Subtitles | إذن إن بقيت هنا، فلا يمكنك الاستمرار في التطلع لحل آخر |
Sen bile bu kehanetleri inkar edemezsin. O gencin. | Open Subtitles | فلا يمكنك أن تنكر أن هذا فأل سيئاً لنا |
Eğer yazarsan da, inkar edemezsin! Anladın mı? | Open Subtitles | إذا كتبته فلا يمكنك إنكاره |
Fukai yi alt edemezsin | Open Subtitles | كما أنك لو ذهبت، فلا يمكنك الإطاحة .(بما أضحى عليه (فوكاي |
Bu kadar kısa sürede bunu sipariş etmiş olamazsın. | Open Subtitles | فلا يمكنك أن تأتي بها في هذا الوقت القصير |
Buna devam edemezsin. | Open Subtitles | فلا يمكنك الإستمرار بفعل ذلك. |
-Tabii ki. Her şeyi kontrol edemezsin.. | Open Subtitles | - نعم فلا يمكنك التحكم في كل شيء |
Fanglerin yaptıklarını sevsen de sevmesen de içindeki sanatı inkar edemezsin. | Open Subtitles | أعني، كما تعلم، سوى أعجبك عمل آل (فانغ) أم لا، فلا يمكنك أن تنكر اللمحة الفنية بالتأكيد. |
Ama pes edemezsin. | Open Subtitles | أما أنت فلا يمكنك الاستسلام |
Takım bilincine açıkça nail olmadığın için bizim parçamız olamazsın. | Open Subtitles | حيث أنك بشكل واضح ، ليس لديك آي مفهوم عن روح الفريق فلا يمكنك أن تكون جزءً من فريقنا |
İnsanlardan sorumlu olduğunda onların en iyi dostları olamazsın. | Open Subtitles | عندما تصبحين مسؤولة على الناس فلا يمكنك في الاغلب ان تكوني صديقة مقربة لهم |
Hesaplarıma göre aynı anda iki yerde olamazsın. | Open Subtitles | وِفق حساباتي، فلا يمكنك التواجد في مكانين بنفس الوقت. |