Yaptığın iş ve müşterilerin hakkında ağzını kapalı tutmalısındır. | Open Subtitles | عليك أن تكون من النوع الذي يبقي فمه مغلقا |
Teklifi geri çevirdi ve ağzını kapalı tuttu. | Open Subtitles | لقد رفض ذلك ، وأبقى فمه مغلقا ،وأمضى مدته |
Dediğine göre ağzını kapalı tutarsa son dakika affı ile kurtulacağı söylenmiş, öyle ki bu uygulanmamış. | Open Subtitles | وعدوه بالإعفاء عنه في آخر اللحظات إن أبقى فمه مغلقا ولم يتم تنفيذ الوعد |
Mason çenesini kapalı tutma konusunda fiziksel açıdan özürlü. | Open Subtitles | ميسون غير قادر على ابقاء فمه مغلقا حول أي شيء. |
Aslına bakarsanız bekliyorum çünkü hapse düşmesine izin verirseniz çenesini kapalı tutması için bir nedeni kalmamış olacak. | Open Subtitles | في الحقيقة أتوقع، لأنكما إن تركتماه يلج السجن، فهذا الوغد ليس لديه باعث لإبقاء فمه مغلقا. |
çenesini kapalı tutamayan Joe bu demek ha? Grimm mi? | Open Subtitles | إذا هذا هو "جو" الذي لا يستطيع إبقاء فمه مغلقا. |
ağzını kapalı tutacaktır. | Open Subtitles | هو سيبقي فمه مغلقا |
ağzını kapalı tutacak mı? | Open Subtitles | هل سيبقي فمه مغلقا ؟ |
Akıllıca davranıp, çenesini kapalı tuttu. | Open Subtitles | لقد فعل الشيئ الذكي. وأبقى فمه مغلقا. |
Arkadaşın çenesini kapalı tutacaktı. | Open Subtitles | صديقك يجب أن يكون أبقى فمه مغلقا. |