Bak şimdi çipuranın pullarını soyarken en mühimi ters yöne doğru yapmaktır. | Open Subtitles | أتعرف عندما تُنظف سمك الدنيس من المهم أن تضعها فى الاتجاه المعاكس |
Aniden ters yöne doğru koşmaya başladın. | Open Subtitles | فجأةً, بدأتِ تجرين فى الاتجاه المُعاكِس. |
Esasında onu bir pusula ile değiştirecektim ama insan nasılsa hep yanlış yöne gidiyor. | Open Subtitles | أردت أن أستبدله ببوصلة مغناطيسية ولكنك فى النهاية تذهب فى الاتجاه الخاطىء على أية حال |
Su anda bir ölüysem, ters yönde gitmemem için sebep yok. | Open Subtitles | ماذا لو اننى ميت , الان لا يوج سبب يمنعنى من القيادة فى الاتجاه المعاكس , صحيح |
Ters yönde ise | Open Subtitles | لو أنه إنحنى فى الاتجاه المُعاكِس، فإن هذا الجُزيء سالِب الشُحنه. |
Yanlış yöne gidiyorsun. Solundaki sokaktan girmelisin. | Open Subtitles | نحن ذاهبون فى الاتجاه الخاطىء إنه الشارع على اليسار |
Hemen dümeni kırmış. Geldiği yöne doğru dönmüş. | Open Subtitles | أدار السفينه وذهب فى الاتجاه المعاكس ونظر الى الجانب الاخر |
Her gün, doğru yöne doğru. | Open Subtitles | كل يوم , املا فى الاتجاه الصحيح |
Yanlış yöne doğru uçuyordum. | Open Subtitles | لقد كنت أطير فى الاتجاه الخاطئ |
Acaba yanlış yöne doğru mu yüzüyorum? | Open Subtitles | هل اسبح فى الاتجاه الخاطئ ؟ |
Bu şekilde ters yöne doğru. | Open Subtitles | هكذا فى الاتجاه المعاكس |
- Yanlış yöne gidiyorsun. | Open Subtitles | -انت تذهب فى الاتجاه الخطأ |
Kesinlikle doğru yönde bir adım. Evet. | Open Subtitles | هذه بالتأكيد خطوة فى الاتجاه الصحيح |