ويكيبيديا

    "فى حياتها" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • hayatı boyunca
        
    • hayatında
        
    • Hayatındaki
        
    • hayatının en
        
    • kendi hayatının
        
    Ama hayatı boyunca bir kez sadece bir kez, annesiyle hem fikir olmadığını toplum içinde göstereceğini düşündüm. Open Subtitles أن أدخلها فى حياتها و أن أجعلها تعارض أمها علناً
    Deb hayatı boyunca pek çok mantıksız şey yaptı. Open Subtitles فقط لان ديب العديد من العلاقات الغريبة فى حياتها
    Annem hayatında bir gün bile uyuşturucu almadı. Annem bir ayyaştı. Open Subtitles امى لم تتعاطى مخدرات ابدا فى حياتها لقد كانت مدمنة كحوليات
    Söylesene... Aramızda kalsın, onun gibi güzel bir kadının hayatında birisi olmalı. Open Subtitles في ما بيننا، سيدة بجمالها لابد من وجود أحد فى حياتها
    Hayatındaki değişmeyen tek şey ben olmak istiyorum. Open Subtitles أحب أن أكون الشئ الوحيد فى حياتها الذى لم يتغير
    Bir genç kız için düğün günü hayatının en önemli günü. Open Subtitles اسمعنى بعناية يوم زواج الفتاة هو أهم يوم فى حياتها
    Yani kendi hayatının. Open Subtitles . أعنى فى حياتها
    Meahri'nin hayatı boyunca yaptığı tek şey Yoon'u sevmek. Open Subtitles الشىء الوحيد الذى فعلته ماري فى حياتها هو أن تحب يون.
    Çekilmez hayatı boyunca hiç mutlu oldu mu? Open Subtitles هل كان لديها اى سعادة فى حياتها البائسة ؟
    Evet, hayatı boyunca hiç suç işlemediğine yemin eden bir bayan çete üyemiz var. Open Subtitles ...أجل، لدينا هنا سارقة والتى تقسم أنها لم ترتكب جريمة فى حياتها
    Evet, hayatı boyunca hiç suç işlemediğine yemin eden bir bayan çete üyemiz var. Open Subtitles ...أجل، لدينا هنا سارقة والتى تقسم أنها لم ترتكب جريمة فى حياتها
    Annem hayatı boyunca tek bir fatura ödememiştir. Open Subtitles أمّي لم تدفع فاتورة فى حياتها كلها
    Fanny'nin hayatı boyunca pek fazla bir şeyi olmadı. Open Subtitles لقد عانت " فانى " كثيراً فى حياتها
    Sen belki hayatında rastladığı tek gerçek erkeksin. Open Subtitles على الأرجح ، إنك الرجل الحقيقى الوحيد الذى قابلته فى حياتها
    Fakat hayatında küçük de olsa bir değişiklik göreceğiz. Open Subtitles و لكننا سنلاحظ تغيير و لو تغيير بسيط فى حياتها
    Çünkü hayatında... uğraştığı çok fazla şey var. Open Subtitles لأننى أعرف بأنّه أصابها الكثير بإستمرار فى حياتها
    Duyduğunuz için zaten bildiğinizi sanıyorum ama gerçekten üzgünüm onun Hayatındaki yegane kusur olduğum için. Open Subtitles أعتقد انكم تعرفون هذا، لكني آسف جداً أنني الخلل الوحيد فى حياتها.
    Gail'in ailesini çağırıp Hayatındaki kadınlar hakkında bilgi alacağım. Open Subtitles سأحضر عائلة ( جيل ) و اسألهم عن امرأة فى حياتها
    Bir kız pahalı bir elbise alıp da onu erkeği için giymiyorsa bu hayatının en pahalı hatasıdır. Open Subtitles لو ان فتاة اشترت فستاناً غالى الثمن ولم ترتديه لرجلها هذا يكون اكبر خطأ فى حياتها
    Syd, sen ona hayatının en kötü haberini verdin. Open Subtitles أعطيتيها أسوأ الاخبار فى حياتها.
    Yani, kendi hayatının. Open Subtitles . أعنى فى حياتها

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد