Çalışma odasında bir yerde, küçük bir kasa var. | Open Subtitles | موجود فى مكانٍ ما فى هذا المكتب, فى خزينة صغيرة قديمة. |
"Bir dakika önce gördüm, buralarda bir yerde" yalanını yutturma sakın. | Open Subtitles | لا تخبرينى "لقد رأيتها لتوى, إنها فى مكانٍ ما هنا" قصة |
Ama gerçekten... bir dakika önce gördüm, buralarda bir yerde. | Open Subtitles | لكنى فعلت, لقد رأيتها منذ دقيقة وهى فى مكانٍ ما هنا |
Fakat radarımız onu Atlantik üzerinde bir yerde yakaladı. | Open Subtitles | ،و لكن محطاتنا الردارية وجدت مكانه إنه فى مكانٍ ما خارج المحيط الأطلسى |
O zaman içeride bir yerlerde olmalılar. | Open Subtitles | إذاً هى الليلة ينبغى أن يكونوا فى مكانٍ ما بالداخل |
Fakat radarımız onu Atlantik üzerinde bir yerde yakaladı. | Open Subtitles | ،و لكن محطاتنا الردارية وجدت مكانه إنه فى مكانٍ ما خارج المحيط الأطلسى |
Kahretsin. Kahretsin, şu anda bir yerde olmam gerekiyordu. | Open Subtitles | أووه اللعنة، يفترض أن أكون فى مكانٍ ما الآن. |
Ama bir yerde kendi yolumu kaybettim ve yoldan çıktım. | Open Subtitles | وأعتقد أنّه فى مكانٍ ما فى الطريق، أنا نفسي فقدت إتجاهي. |
Yine de büyük bir yer. Herhangi bir yerde saklanıyor olabilir. | Open Subtitles | انه مكان كبير , اعتقد انه ربما يختبىء فى مكانٍ ما . |
Biz bunu haketmiştik... Hikayemiz orada bir yerde. | Open Subtitles | إستحققنا هذا ..حكايتنا هناك فى مكانٍ ما |
Bu zili bir yerde çok duymuştum. | Open Subtitles | سمعت هذه النغمة كثيراً فى مكانٍ ما |
Hâlâ bu evde bir yerde. | Open Subtitles | إنها ما زالت فى مكانٍ ما فى هذا المنزل |
Bu kafede. Şehir dışında bir yerde oturuyordu. | Open Subtitles | كان يعيش فى مكانٍ ما خارج المدينة |
- Çölde bir yerde. Shadow Vadisi. | Open Subtitles | فى مكانٍ ما بأعلى الصحراء |
Bir yerlerde daha fazla tüp olduğu haricinde başka bilgi vermedi. | Open Subtitles | لم يعطنا أى شىء سوى أن هناك زجاجات أخرى فى مكانٍ ما |
Batı Yakasında bir yerlerde bulunduğunu farzetmek doğru olur diye düşünüyorum. | Open Subtitles | فأعتقد أننا سنفترض أنه فى مكانٍ ما بالساحل الغربى, ربما "لوس أنجلوس" |