Güneşe bırakırsan, renkleri kahverengi mi olur? | Open Subtitles | أو تتركهم في الشمس فيصبح لونهم بنياً وتنمو لهم شعيرات بيضاء |
Kafanı eğip devam ediyorsun. Yoksa çok zor olur. | Open Subtitles | تحنين رأسك وتواصلين المشي فيصبح الأمر أصعب |
Her zaman bişeyler olur ve bu yüzden riski alıp, atlamak gerek | Open Subtitles | شىء من هذا القبيل وعندها يتوجب عليك المخاطره فيصبح المرء عصبيا نوعاً ما |
Çocuğumu birkaç saatliğine seninle bırakıyorum ve anında olay çıkıyor. | Open Subtitles | أترك أبنى معك لعدة ساعات فيصبح على وشك إبتلاع مزرعه |
Sonra senin fikirlerin ve bizim sermayemiz birleşir, böylece herkesin cebi büyür. | Open Subtitles | حينها يمكننا أن نمزج أفكارك مع رؤوس أموالنا، فيصبح الكل منا غنيا. |
Ona bulaşırsan "zor adam" olur, bir kadına karşı bile. | Open Subtitles | إنّ تعبث مع فيصبح صعب المراس، حتى مع إمرأة. |
Dışarı çekerseniz, dikdörtgen olur. | TED | يمكن فقط أن تجذب هذا، فيصبح مستطيلا. |
Dışarıda, basınçla hareket eden pistonlar vardır, ve bu pistonlar plazma etrafındaki sıvı metali sıkıştırır. Sıkıştırdıkça, lazer gibi, daha sıcak olur, ve sonra füzyon gerçekleşir. | TED | بعدها لديك مكابس تعمل بالضغط الذي يخرج نحو الخارج، مما يضغط المعدن السائل حول البلازما، فتضغطه كذلك، فيصبح أكثر حرارة كالليزر، فتحدث بعدها انصهارا. |
Başkan Yardımcısı derhal yürütme başkanı olur. | Open Subtitles | فيصبح نائب الرئيس رئيسا للبلاد.. |
İkiye bölersen, dört tane olur. | Open Subtitles | اقسمهما نصفين فيصبح لديك أربعة |
Olay "Yüce Divan"ın yetki alanına girmiş olur. | Open Subtitles | فيصبح الأمر متعلق بالمجلس الأعلي |
Santimetreye çevirirsek ne olur? | Open Subtitles | حول هذا الى سنتيميترات, فيصبح كم؟ |
Yeni fikir: Joe Schlub enerji barları yer, dünyanın en güçlü adamı olur. | Open Subtitles | إعلان جديد ، "(جو سكلوب) ، يأكل حلوى القوة فيصبح أصغر رجال العالم قوّة" |
Eğer sen de inanırsan, bu senin gerçekliğin olur. | Open Subtitles | لو آمنت به، فيصبح واقعكَ. |
Sinyal böbreklere ulaştığında, böbrekler ilave su kanalları oluşturur, kanın daha fazla suyu emmesini ve tutmasını sağlayan özel kanallar konsantire, koyu renkli idrara sebep olur. | TED | و عندما تصل للكلية ، تخلق (أكيوابورينس) القنوات الخاصة للدم ليمتص و يحفظ مزيداً من المياه مما يؤدي لتركيز البول فيصبح غامق. |
Bir süre sonra siz sizi arıyorsunuz, ve siz sizi arıyorsunuz ve bu muhteşem iletişim ağına sahipsiniz. | TED | وبعد فترة يتصل بعضكم ببعض ، والبعض الآخر يتصل بالآخرين ، فيصبح لدينا تلك الشبكة الضخمة من الإتصالات. |
Beslenmeyi, yaşamı, okur-yazarlığı bu ülkelerin kendilerine bakabilecekleri şekilde nasıl geliştirmeye çalıştın? Sonra, evet, bu iyi gidiyor diyebilirsin ve zekice davranmak gerek. | TED | فيصبح بمقدرة هذه الدول الاعتناء بنفسها ثم نقول رائع أن الأمر ينجح، وتصبح أذكى. يمكننا أن ننفق المساعدات بذكاء. ليس ترياقا لكل داء. |
ve bu kişinin işi ve diğer onun gibi profesyoneller filosunun mesleklerinin tamamiyle başka bir şeye dönüştüğünü ya da artık yok olduğunu görecekler. | TED | فيصبح عمل هذا الشخص و كثيرين من امثاله من المحترفين سوف يجدون ان اعمالهم قد تغيرت كليا او انتهت تماما. |
Eğer içinin derinliklerinde... biraz ezilmişsen ve umutsuz bir romantiksen... bir tür aşk delisi çılgın... birisi oluyorsun. | Open Subtitles | فإذا كان في الأعماق القليل من القمع والرومانسية اليائسة فيصبح نوعاً من |
Eğer bir yüzlüğün varsa, sana 50 veriyorum ve 50 daha bozuk olarak 100 eder. | Open Subtitles | إن كان لديكِ مئة سأعطيكِ خمسين والخمسين الأخرى على شكل فكة فيصبح لديكِ مئة |
Suçlu biri ise, saatler geçtikçe sakinleşir ve konuşmaz ya da ağlar. | Open Subtitles | ..أما السجين المذنب فيصبح أكثر هدوءا وسكينة أو يبكي |