ويكيبيديا

    "فيه الكفاية كي" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • kadar
        
    Ancak, dürüst bir adam olmama yetecek kadar çalabilseydim. Open Subtitles آه لو أستطيع أن أسرق ما فيه الكفاية كي اصبح رجل شريف
    Bizi birileri alana kadar hayatta kalabiliriz. Open Subtitles يمكننا البقاء أحياء بما فيه الكفاية كي نخرج من هنا لماذا؟
    Organize değil, rastgele bir silah seçiyor, öfkeyle saldırıyor... ama ölümlerden sonra bir ritüel izleyecek kadar organize. Open Subtitles انه غير منظم يختار سلاح انتهازيا في مسرح جريمة يضرب بغضب و لكنه منظم بما فيه الكفاية كي يتبع طقسا بعد ان يقتل
    Senin kızın olacak kadar güzel olmadığımı söylediler. Open Subtitles قلن أني لست جميلة بما فيه الكفاية كي أكون إبنتك.
    Eğer bağımlının biri, elinde sağlam bir anlaşma olduğunu söyleyerek gelirse gevezelik etmesine fırsat vermeden onu öldürecek kadar akıllıyımdır. Open Subtitles هذا يعني في حالة جاء إليّ فاشل مُدمن على المخدرات, بصفقة يجب ان أكون ذكي بما فيه الكفاية كي اقتله, قبل أن يُثرثر بالآمر
    Dikkat çekmeyecek kadar uzak, aradığını bulduğuna emin olacak kadar yakın. Open Subtitles إبتعد بمــا فيه الكفاية كي لا تلفت الإنتباه لكن إقترب أكثر لتتأكد من أنهـــا هي
    Her yıl doğum günümde bana ne hediye verdiğini bilecek kadar yakın biri. Open Subtitles شخص قريب بما فيه الكفاية كي يعرف ما اعتادت أن تهديني خلال عيد ميلادي
    Testleri anormal çıkacak kadar çok değil ama beynin alışkın olduğundan biraz fazla. Open Subtitles ليس بما فيه الكفاية كي يظهر في الفحوصات بشكل غير اعتيادي فقط اكثر مما اعتاد عليه مخه
    İpuçlarını bir araya getirecek kadar akıllı olmanı umuyordum. Open Subtitles كنتُ أرجو أن تكوني ذكية بما فيه الكفاية كي تفهمي إشاراتي
    Benimle kafa kafaya mücadeleye girmeyecek kadar zeki biri. Open Subtitles شخص ما ذكي بما فيه الكفاية كي لا يتحداني وجهاً لوجه
    İstediğin gibi dalga geç ama aramızda sadece bir kişi benim neredeyse yaptığım şeyi neredeyse yapacak kadar cesur. Open Subtitles قم بالنكات كما تريد ، لكن هناك واحد فقط منا شجاع بما فيه الكفاية كي يوشك على أن يفعل ، ما أوشكت على فعله
    Bana hangi adamın evlenecek kadar iyi olduğunu söylerdi. Open Subtitles وتخبرني أي رجل جيد بما فيه الكفاية كي تتزوجه
    Savcı, davalıyı 1. derece turuna gönderecek kadar iyi hazırlanabildi mi? Open Subtitles هل المدعي مستعد بما فيه الكفاية كي يتهم المدعى عليه بجريمة من الدرجة الأولى؟
    İngiliz ordusunun kararını değiştirecek kadar önemli bir şey olduğunu mu söylüyorsun? Open Subtitles هل تعتقد أن هناك شيئاً قيماً بما فيه الكفاية كي يجعل البحرية البريطانية أن تنسى أن كِلانا قرصان؟
    Gerçek bir tehdit oluşturabilecek kadar zeki olduğundan şüpheliydim. Open Subtitles قلقة بأن تكون ذكية بما فيه الكفاية كي تخلق ورطة حقيقية
    "Yayı geri çekecek kadar güçlü değilsin" dedi. Open Subtitles قال : " لستَ قوياً بما فيه الكفاية كي تسحب الوتر"
    "Gerçekten araba sürebilecek bir çocuğun olacağı kadar yaşlı mıyım?" Open Subtitles " أنا كبير بما فيه الكفاية كي يكون لدي طفل يمكنه ان يقود "
    Yırtıkların açısına bakarak katil en az 1,88 metre ve onu kaldıracak kadar güçlü... Open Subtitles وطبقاً لزاوية القطع... فإن القاتل طوله 188 سنتيمتر على الأقل وقوي بما فيه الكفاية كي... يرفعه إلى...
    Kurtulacak kadar zeki en azından. Open Subtitles ذكي بما فيه الكفاية كي تهرب
    Aklınızda tutmanız gereken tek şey ben Kai'ye yeterince yaklaşıp Wuxi parmak tutuşunu yapana kadar zombileri oyalamak. Open Subtitles إذا كان هناك شيء واحد لتتذكروه فهو أن تشتتوا انتباه مقاتلي الجايد الأشبه بالزومبي حتى أقترب بما فيه الكفاية كي أضع "مسكة اصبع "الووشي" على "كاي أفهمتم ؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد