Buradaki ilk günümde, yemekten arta kalan kemikleri attım diye beni dövdü. | Open Subtitles | في أول يوم لي هنا ضربني السيد جوز لانني رميت العظم من العشاء |
Daha işteki ilk günümde, benden nefret ettiğini söylemişti. | Open Subtitles | في أول يوم لي في العمل اخبرتني انها تكره وجهي |
Buradaki ilk günümde, eski yönetici-- bana Jerry diye seslendi, ben de onu düzeltmemeliyim diye düşündüm. | Open Subtitles | في أول يوم لي في الوظيفة المدير القديم يناديني بإسم ، جيري ولم أفكر بأنه يجب علي أن أصححه |
Okulun ilk gününde beni liseden korkutmaya çalışman doğru değil. | Open Subtitles | ليس من العدل أن تخيفيني في أول يوم لي في المدرسة الثانوية |
Ben, işimin ilk gününde bir ev sattım. | Open Subtitles | لقد بعت منزلاً في أول يوم لي في العمل |
Tıp Akademisi'ndeki ilk günümde annenin bana verdiği bir hediyeydi bu. | Open Subtitles | لقد كانت هديّة من أمُكِ في أول يوم لي في كليّة الطّب |
İşimdeki ilk günümde, yerine geçeceğim kişi beni evden aldı. | Open Subtitles | في أول يوم لي في العمل الشخص الذي كنت احل محله اختارني وانا بمنزلي |
İşteki ilk günümde beynimin yerine sikimin olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | في أول يوم لي في هذا العمل قالت لي أن لدي قضيب في المكان الذي يفترض أن يكون عقلي فيه |
Anaokulunda ilk günümde de dediğim gibi teneffüs vakti. | Open Subtitles | حسنا , كما قلت في أول يوم لي في الروضة إنه فشل |
Ve sanırım böylece kendimi Wormwood Scrubs'taki ilk günümde güvenli görüşme odasına girerken buldum. | TED | أعتقد أنها كانت الطريقة التي اكتشفت فيها نفسي وأثناء دخولي إلى غرفة المقابلة الآمنة في أول يوم لي في سجن وورم وود سكربس |
İlk günümde 360 derece dönmüştüm. | Open Subtitles | أحرزت 360 نقطة في أول يوم لي كمتزلج. |
Ben'le tıp fakültesindeki ilk günümde, bu işi başarıp başaramayacağımdan emin olmadığım bir anda tanıştım. | Open Subtitles | قابلت (بن) في أول يوم لي في كلية الطب في تلك اللحظة التي لم أكن متأكدة إن كان بإمكاني النجاح |
Columbia'daki ilk günümde nasıl olur da Gossip Girl kapalı olur? | Open Subtitles | كيف يكون موقع (غوسيب غيرل) متوقفا في أول يوم لي في (كولومبيا )؟ |
Asistanlığımın ilk gününde almıştım. | Open Subtitles | حصلت عليها في أول يوم لي كطبيب مقيم |
Anaokulunun ilk gününde ağladığımı hatırlıyorum, yıl 1979 çünkü her ne kadar okula gitmeyi isteseydim de, "Hollywood Kareleri"ni ve "Aileler Yarışıyor"u özleyeceğimi farketmiştim. | TED | أتذكرعندما بكيت في أول يوم لي في رياض الأطفال في عام 1979 لأنني إكتشفت للتو ، أنني على قدر رغبتي في الذهاب إلى المدرسة سأفوت علي "مربعات هوليوود" و "عداء العائلة" |
Onunla okulun ilk gününde tanışmıştım. | Open Subtitles | "قابلته في أول يوم لي في كلية الطب" |
Için (Patti) Her zaman (Paüy) bu iş benim ilk gününde o ben sahip olduğunu söyledi gereken bir yerde Rod zihinsel olmak | Open Subtitles | أجل (باتي) دائماً (باتي) في أول يوم لي في هذا العمل قالت لي أن لدي قضيب في المكان الذي يفترض أن يكون عقلي فيه |