Çok büyük birşey değil, ama... ..seni Evde görmek çocukları da çok sevindirecektir. | Open Subtitles | ليست كبيرة الى حد ما, لكن الأطفال يفضلون أن تكون معهم في البيتِ |
Biz çocuklar Evde yine yalnızdık. | Open Subtitles | نحن أطفال كَانوا ثانيةً لوحده في البيتِ. |
Onu eski Evde bulmuş... bahçede çalışırken. | Open Subtitles | لقد وَجدَه في البيتِ القديمِ في الحديقة عندما كَانَ يَحْرثُ |
Evin içinde o elindekine müsade edemem, kurbağa mıdır, tosbağa mıdır... her neyse. | Open Subtitles | الآن،تَعْرفُي بأنّك لَمْ يسْمَحْ في البيتِ بذلك الضفدعِ أَو السلحفاةِ... أو ما شابه ذلك |
Evin içinde güneş gözlüğü takıyor. | Open Subtitles | يَلْبسُ النظارات الشمسيةَ في البيتِ |
Evdeki sıcak suda bozukluk var. | Open Subtitles | فَقدنَا الماءَ الساخن في البيتِ الرئيسيِ. |
O da bana Evde başka bir kalbin daha atmasını sevdiğini söyledi. | Open Subtitles | وهي قالتْ بأنّها حَبّتْ سَيكونُ عِنْدَها نبض القلب الآخر في البيتِ. |
Seninle ilk kez bu Evde konuştum. | Open Subtitles | إلينور المرة الأولى التي اتَكلّم فيها معك كَانَت هنا في البيتِ |
40 yılda bir, Evde normal insanların olduğuna sevinmelisin. | Open Subtitles | أنت يَجِبُ أَنْ تَكُونَ سعيدَ أَنْ يَكُونَ عِنْدَكَ طبيعيُ الناس في البيتِ للتغيير. |
Seni bir haftasonu yalnız bırakıyorlar ve Evde yaşayan tek canlı koşarak kaçma gereği duyuyor. | Open Subtitles | هم يَتْركونَك بدون تدخّل لعطلة نهاية إسبوعِ واحدة، والشيء الحيّ الآخر الوحيد في البيتِ يَحتاجُ للهُرُوب. |
Annem hala Evde. Onu burada bırakamayız. | Open Subtitles | . أمّي ما زالت في البيتِ . نحن لا نَستطيعُ تَرْكها هناك |
Evde misafir varken üstüne bir şey giy. | Open Subtitles | مَوْضُوعة على بَعْض الملابسِ بالشركةِ في البيتِ. |
Evde tek kalmasını da hiç istemiyorum. | Open Subtitles | وأنا أَكْرهُ لَهُ البَقاء لوحده في البيتِ. |
Tony Evde işten kaçınıyor. | Open Subtitles | توني يَتجنّبُ مُنَاقَشَة العملِ في البيتِ إذا هو يُمْكِنُ أَنْ. |
Stuart sadece Evin içinde uçuyordu. | Open Subtitles | لا شيء مجرد أن ستيوارت يطير في البيتِ.. |
Oh, Evin içinde. | Open Subtitles | أوه ، هو في البيتِ |
Birisi yukarıda Evin içinde. | Open Subtitles | شخص ما فوق في البيتِ |
Evin içinde kan izi de yok. | Open Subtitles | Whew. ليس هناك أثر دمِّ في البيتِ. |
Evdeki tüm deliller katilin ortama yabancı olduğunu gösteriyor. | Open Subtitles | كُلّ الدليل في البيتِ يَقترحُ ذلك القاتل كَانَ غير متعود على التخطيطِ. |
Alvarado'nun çıkarken görüldüğü Evdeki kurbanın yanağına kazılı olarak bulundu. | Open Subtitles | ضحيّةِ القتلَ في البيتِ ذلك ألفارادو رَأتْ الخُرُوج. |