ويكيبيديا

    "في الربيع" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • İlkbaharda
        
    • bahar aylarında
        
    • Bahar da
        
    • da baharda
        
    • bahar için
        
    • Baharda bir
        
    • İlk baharda
        
    • bahar zamanı
        
    • bahar ayında
        
    • Bahar gelince
        
    • Bir ilkbaharda
        
    • Bahar geldiğinde
        
    • yaz
        
    • sonbaharda
        
    • baharda yeniden
        
    Geçen ilkbaharda olimpiyat denemelerine ev sahibi olduk . TED لقد استضفنا تجارب الألعاب الأولمبية في الربيع الفائت.
    ilkbaharda, Sally Moffat'ın töreni için Meg'i hazırladık. Open Subtitles في الربيع لقد جهزنا المنزل استعدادا لحضور ميغ حفله ظهور سالي للمجتمع
    Yine bu sebeple bahar aylarında bir sonraki sene hangi yeni üç suşun bir sene sonrasında hüküm süreceğini tahmin edip, bunları tek bir şırınganın içine yerleştirip sonbahardaki üretime yetiştirmemiz gerekiyor. TED و لذلك أيضا, في الربيع, يجب أن نتوقع بشكل دقيق أيّ ثلاث سلالات من الفيروس ستنتشر في العام المقبل, و نضعها جميعا في لقاح واحد و نبدأ في إنتاجه ليتوافر في الخريف.
    "Sessiz Bahar" da Carson dikkatini insan eylemlerinin doğa dengesini tehdit etme biçimlerine çevirdi. TED في "الربيع الصامت"، غَيّرت كارسون اهتمامها إلى الطرق التي تُهدّد فيها أفعال البشر توازن الطبيعة.
    Ya yazın ya da baharda evlenmek istiyorum. Open Subtitles أود أن نتزوج في الربيع أو الصيف
    Önümüzdeki bahar için Cannes biletlerini şimdiden ayırtmak tam yerinde olurdu. Open Subtitles لن تكون مفاجئة اذا حجز الفيلم مكاناً في مهرجان كان في الربيع المقبل
    Geçen Baharda bir düzine insan buldum. Open Subtitles لقد وجدت نصف دزينة القرفصاء الى هناك في الربيع الماضي.
    Evet. İlk baharda bu tarlalar o kadar yeşil ki, İrlanda'yı hatırlatır. Open Subtitles نعم في الربيع تصبح هذه الحقول خضراء كما في ( إيرلندا )
    Mutluluğun ve sessizliğin olduğu bir bahar zamanı döneceğini söylemiştin. Open Subtitles أنت قُلت بأنّك ستعود في الربيع وقت للعذوبة ووقت للهمس
    Bu yüzden bahar ayında futbol izliyoruz. Open Subtitles ولهذا نشاهد كرة القدم في الربيع
    Endişelenme, ziyarete geleceğiz ve Bahar gelince onu eve getirmenin bir yolunu bulacağız. Open Subtitles لاتقلقي سنأتي للزيارة وسنجد طريقة لنيعده للمنزل في الربيع
    Bir ilkbaharda, bir de sonbaharda. Open Subtitles في الربيع وفي الخريف.
    Bahar geldiğinde de yavrular kökleri yiyerek dışarı çıkarlar. Open Subtitles بعد ذلك في الربيع تخرج صغاره وتأكل ما في طريقها
    İlkbaharda karlar eriyince cesedi ortaya çıkacak. İşte o zaman katilini bulacağım. Open Subtitles في الربيع وقالت انها سوف تأتي من خلال الثلج.
    İlkbaharda, Sally Moffat'ın töreni için Meg'i hazırladık. Open Subtitles في الربيع لقد جهزنا المنزل استعدادا لحضور ميغ حفله ظهور سالي للمجتمع
    Gelecek ilkbaharda, güney tarlasını ektiğin zaman yeni gübremizi kullanmanı istiyorum. Open Subtitles نعم، في الربيع المقبل عندما تزرع أرضك أريدك أن تستخدم السماد الجديد
    Bunu, ilkbaharda yükselen su sıcaklıklarını ve ayın evrelerini kullanarak yaparlar. Open Subtitles ويقومون بذلك .. مستخدمين درجات الحرارة المرتفعة في الربيع و أطوار القمر
    Takriben bahar aylarında, üç dört aya biter hazırlığımız. Open Subtitles ‫سنكون جاهزين في الربيع‬ ‫أي بعد 3 أو 4 أشهر‬
    Mısır tohumları genellikle bahar aylarında ekilir. Open Subtitles ومن الأرجح بذور الذرة للزراعة، وتأتي في الربيع.
    "Bahar da bile acı çektiler..." Open Subtitles و الكل أصبح بائساً ...حتى في الربيع
    Gelecek bahar için... Open Subtitles في الربيع التالي.
    Geçen Baharda bir pulluk yarışması düzenledik. Open Subtitles كان لدينا مسابقة تنافس في الفلاحه في الربيع الماضي
    # Bir şey ilk baharda açan... #...çiçekler gibi hoşa giderse... Open Subtitles عندما نقول هذا # رحّبوا بالزهور التي تتفتح # براعمها في الربيع
    Bazen bahar zamanı, güneşin sıcaklığı ilk vurmaya başladığı anlarda birkaç kardelen görüverirsiniz. Open Subtitles احد الايام في الربيع كان هناك الثلج ثم جاءت اولى خيوط الشمس لتدفئك
    Ve bahar ayında merkezimde ilk göreceğiniz şey, sizi karşılayan su olacak-- su hayattır ve insanlık ihtimalinin suyu. Ve bu daha insanlara bir konuşma yapmadan önce dahi, onlar hakkında ne hissedeceğinle ilgili bir fikir ve beklenti oluşturuyor. TED لذا فان اول ماتراه في مركزي في الربيع هي الماء التي تستقبلك -- الماء هي الحياة هي امكانية الانسان. وتحدد موقفا و توقعا حول شعورك نحو الناس، حتى قبل ان تلقي عليهم خطابا.
    Bahar gelince de eritip içerdik. Open Subtitles ثم تذوب في الربيع ونشربها
    Bir ilkbaharda, bir de sonbaharda. Open Subtitles مرة في الربيع وفي الخريف...
    Bahar geldiğinde karlar eriyecek ve geçitler açılacak. Open Subtitles في الربيع سيذوب الجليد ويمكن التحرك
    O yaz çok kurak geçmişti ve zaten yüzlercesi susuzluktan ölmüştü. Open Subtitles والتحول إلى ألاسفل في الربيع عندما كريك جفت وأنهم جميعا ماتوا
    sonbaharda yapraklarını dökmüş bir ağacın üzüntüsünü anlayabilmek için, baharda yeniden çiçekler açtıran yaşam döngüsünü iyi kavramak gerekir. TED فهم سبب حزن الأشجار التي تفقد أوراقها في الخريف هو محاولة لفهم دورة الحياة التي تعطينا أزهارا في الربيع.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد