ويكيبيديا

    "في السفارة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Elçilikte
        
    • Elçiliği'nde
        
    • Mesken'
        
    • elçiliğinin bir
        
    • Büyükelçiliği'
        
    • elçilik
        
    • büyükelçilikte
        
    Bayan Chernus'un kardeşi, Natalya'nın amcası Ukrayna'daki Elçilikte benim için çalışmıştı. Open Subtitles شقيق السيدة تشيرنس عم ناتايا عملوا لدي في السفارة في أوكرانيا
    Şu an Elçilikte silahlı kişiler 60 kişiyi rehin almış durumdalar. Open Subtitles لدينا ستون في السفارة, بمسدسات موجهة نحو جماجمهم في الوقت الراهن
    Dünyaca ünlü mücevher, Pencap Yıldızı yarın, Pencap Büyük Elçiliği'nde sergilenecek. Open Subtitles اشهر الأحجار الكريمة المعروفة في العالم نجمة باكستان سوف تعرض في السفارة غدا
    2003'de irtibat sağlama göreviyle Kahire Elçiliği'nde çalışmaya başlamış. Open Subtitles بدء العمل كضابط وصل في السفارة المصرية عام 2003.
    Muhtemelen Mesken'deki kızını oradan çıkarmak için artık çok geç. Open Subtitles من الأرجح أن الأوان قد فات لتُخرج فتاتك في السفارة
    Japon elçiliğinin bir şelalesi var. Open Subtitles في السفارة اليابانية لديهم شلال
    Davetini kabul edemezdim. Kolombiya Büyükelçiliği'nde yemekteyim. Open Subtitles لم يكن ممكنا أن أقبل الدعوة لأن عندي عشاء في السفارة الكولمبية
    elçilik çalışanı olduğun sürece seni tutuklayamazlar. Open Subtitles لا يمكنهم اعتقالك ما دمت موظف في السفارة
    Yarın ABD Başkanı resmi bir ziyaret amacıyla büyükelçilikte olacak. Open Subtitles غدا الرئيس الأمريكي سيكون في السفارة كجزء من الزيارة الرسمية
    Geçen Pazar seni Elçilikte bekledim. Ne oldu? Open Subtitles لقد أنتظرتك في السفارة يوم الأحد الماضي, ماذا حدث؟
    Salı akşamı Elçilikte seçimler için parti verilecek. Open Subtitles هناك حفلة في السفارة يوم الثلاثاء بمناسبة الانتخابات
    Adamlarımın Elçilikte sorun yaşamayacakları konusunda size güvenebilir miyim? Open Subtitles أنا أثق برجلي إنه لن يواجه أي مشكلة حتى في السفارة
    Ailesi Roma'daki Elçilikte annemle çalışmıştı. Open Subtitles والداه كانا يعملان مع امي في السفارة في ايطاليا
    Elçilikte bir şey olduğunu hep biliyordum, ve kimsenin bunun hakkında konuşmadığını. Open Subtitles لطالما علمت أنك شخص ذو شأن في السفارة شخص لم يتكلم عنه أحد
    ABD Elçiliği'nde temizlik işlerinin başında. Open Subtitles إنه رئيس خدمات الحراسة في السفارة الأميركية
    Hem Sovyet Elçiliği'nde hem de kendi devletinin içinde. Open Subtitles في السفارة الروسية , وداخل حكومتك الخاصة
    Amerikan Elçiliği'nde çalışan bir İngiliz polisiyim, bu davayı artık ben yürütüyorum. Open Subtitles أنني أعمل في السفارة الأمريكية و الشرطة البريطانية. و لقد توليت هذه القضية.
    Mesken'deki bilim ve teknik memurları üstünkörü bir inceleme yaptı. Open Subtitles ضباط العلوم والتقنية في السفارة ألقوا نظرة سريعة عليها و؟
    Hayır, öğrendiklerimi Mesken'dekilere anlatmadım. Open Subtitles ولا, لم أخبر أحداً في السفارة بما اكتشفته
    Japon elçiliğinin bir şelalesi var. Open Subtitles في السفارة اليابانية لديهم شلال
    İsviçre Büyükelçiliği'nin Amerikan İlişkileri bölümüne gideceksin. Open Subtitles اذهبي الى المصالح الأمريكية انها قسم في السفارة السويسرية
    Ben Riccardo Fontana. Papalık Büyükelçiliği'nde görüşmüştük. Open Subtitles انا ريكاردو فونتانا، شاهدتك في السفارة البابوية
    Bir başka elçilik çayına daha dayanamazdım. Open Subtitles أن مجرد التفكير في حفلة شاي أخرى في السفارة أصابني بالشلل
    Alexander'dan hiçbir iz yok, ne evinde, ne büyükelçilikte. Open Subtitles لا إشارة على وجود أليكساندر في بيته أو في السفارة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد