ويكيبيديا

    "في السن" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yaşlı
        
    • yaşta
        
    • yaş
        
    • yaşlıyım
        
    • yaşı
        
    • yaşlanınca
        
    • yaşlandım
        
    • Yaşımın
        
    • yaşlısın
        
    • yaşlanıyorsun
        
    • yaşlanmak
        
    • yaşlandıkça
        
    Bir keresinde şiddetli bir kalp krizi geçiren bir yaşlı hastaya müdahele etmiştim. TED اهتممت مره برجل كبير في السن و الذي كان لديه ازمة قلبية كبيرة
    Eski bir fıkra vardır. İki yaşlı kadın Catskill'de bir dağ otelindedirler. Open Subtitles هنالك نكتة قديمة.سيدتان متقدمتان في السن في أحد المنتجعات الجبلية في كاتسكيل
    Aynı yaşta olmasına rağmen diğer dizim hiç ağrımıyor. TED الركبة الأخرى لا تؤلمني، وهي الأخرى طاعنة في السن.
    Hasta bakıcıların yaş dağılımını gösteren istatistiklere bakacak olursak, gün geçtikçe yaşlandıklarını görüyoruz. TED فلو نظرنا إلى الإحصائيات عن اعمار مقدمي الرعاية إنهم يتقدمون في السن أمام أعيننا
    Ve en sonunda, şimdi ben de yaşlıyım, yaşlı bir adamım... Open Subtitles والآن ، وأنا رجلٌ طاعنٌ في السن . . يجب أن أعترف بأن كل الوجوه التي ظهرت لي من الماضي
    Uzun boyluydu ve yaşı geçkindi. Beyaz saçlıydı. Open Subtitles لقد كانت طويلة وكبيرة في السن ذات شعر أشيب
    yaşlanınca sahneden çekilmenin zamanının geldiğini söyleyen kültür. TED الثقافة التي تخبرنا بأن التقدم في السن يعني الاختفاء خلف الكواليس.
    Değişmez olur muyum? yaşlandım artık. Open Subtitles بالتأكيد تغيرنا نحن الآن قوم كبار في السن
    yaşlı görünüyor, ama henüz 21 yaşında. - Evet, oldukça yaşlı. Open Subtitles يبدو كبيراً في السن , وليس في الـ21 نعم يبدو كذلك
    Sen de değerli boş vaktini yaşlı bir bayanla konuşarak geçiriyorsun. Open Subtitles إذا.. بوقتك الثمين الفارغ أنت تتكلم مع سيدة كبيرة في السن
    Ama en azından yaşlı, doğal ve onurlu bir ölüm oluyordu. Open Subtitles ولكنه على الأقل كبير في السن و مات موته محترمة ووقوره.
    Şey, yaşlı biri gibi görünse bile çok düzenli ve nazik biridir. Open Subtitles حسنا بالرغم انه يبدو كبيرا في السن الا انه مجتهد وعطوف جدا
    Ekselansları kendi gözlerinizle görüyorsunuz, ben seyahat etmek için çok yaşlı ve hastayım. Open Subtitles انت ترى سموك بعينك بأنني طاعن في السن ومريض ولا أقوى على السفر
    Bu da, eğer yaşlı ve fakirseniz yaşlılık cehennem ıstırabı yaşamaktır. Open Subtitles أن التقدم في السن هو جحيم حي إذا كنت عجوزاً وفقيراً
    Bu yaşta yeni arkadaş edinmek kolay değil. Open Subtitles من الصعب الحصول على أصدقاء جُدد عندما تتقدم في السن
    Ama bu adamın o dövmeyi bu yaşta yaptırması imkânsız. Open Subtitles لكن مستحيل أن يحصل ذلك الشخص على وشم وهو طاعن في السن
    Evlenmeden alacağınız ilk şey yaş olmalı. TED ‫أول شيء أنت بحاجة إليه قبل أن تتزوج ‬ ‫هو أن تكبر في السن.‬
    Ormanda koşuşturmak için çok yaşlıyım. Open Subtitles أصبحتُ كبيراً في السن حتى أقدر على ملاحقة الأشياء في الغابات
    yaşı ilerlemiş olduğundan, muhtemelen akşam 22:00 gibi bir saatte yemek yemeye alışkın değildir, bu nedenle bu konuda özenli davranıp, güveci bir gece önceden pişiriyorum. Open Subtitles إنها كبيرة في السن لذلك من المرجح أنها غير معتادة على الأكل في العاشرة مساء لذلك إجتهدت لتجهيز الطبخة الليلة الماضية
    Affedersin. Kural buydu. Bir sene yaşlanınca hediye alırsın. Open Subtitles آسف, تلك هي القواعد تتقدم في السن, تحضر هدية
    yaşlandım, artık numara yapamıyorum. Open Subtitles أنني كبير في السن وفقدت براعتي على التظاهر
    Yaşımın senden büyük olması beni yaşlı yapmaz. Open Subtitles ليس لأنني أكبر منكِ في السن يعني بالضرورة أنني عجوز
    Bak, belki sen hatırlamıyorsundur, anlamak için çok yaşlısın çünkü. Open Subtitles لعلك لا تتذكرين، أنت كبيرة في السن كي تفهمي هذا.
    Sen yaşlanıyorsun belki ama hala genç kanalları istiyorsun. Open Subtitles هوائي جسمك يكبر في السن لكنك مازلت ترغب بقنوات شبابية
    Ayrıca yaşlanmak, sadece kaçınılmazı erteliyor, olayların göstermediğini zaman gösteriyordu. TED وإلى جانب ذلك، أجّلَ التقدم في السن الأمور التي لا مفر منها، يمكن للزمن رؤية ما لا تستطيع الظروف رؤيته.
    Ama yaşlandıkça, ...meselenin bu kadar kolay olmayacağının farkına varırsınız. Open Subtitles ولكن مع تقدمك في السن تدرك بأن ذلك ليس سهلاً

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد