O halde düşünün, 15 yaşında flört etmeye başlıyorsunuz ve ideal olarak 35 yaşına geldiğinizde evlenmek istiyorsunuz. | TED | دعونا نتخيل إذن، أنك بدأت في المواعدة في عمر ال 15 وعلى نحو مثالي، ترغب في أن تكون متزوجا في ال35 من عمرك. |
Bu noktada, on yıldan uzun bir süredir, görünüşe göre inatçı bir sorun olan flört şiddeti üzerinde çalışıyordum. | TED | لحد تلك اللحظة، كنت عملت لأكثر من عقد على مشكلة العنف في المواعدة التي بدت مستعصية. |
Bu şeyler hakkında konuşmayı, flört şiddeti veya cinsel şiddet hakkında konuşmayı istediklerinden çok daha fazla istediler. | TED | وهم أرادوا التحدث حول هذه الأشياء أكثر بكثير مما أرادوا الحديث عن العنف في الجنس أو في المواعدة. |
İlk Buluşmada balkabağı verilmesi ilginç bir durummuş. | Open Subtitles | كان ذلك لا يُقاوم، أن يعطيكِ اليقين في المواعدة الأولى. |
Dürüst olmak gerekirse... Buluşmada pek iyi değilim. | Open Subtitles | حسنا ، الورق على الطاولة أنا لست بتلك البراعة في المواعدة |
Kadınlara "yağma" gözüyle bakan bir adamdan randevu için öneri almayacağım. | Open Subtitles | حسناً، أنا لن آخد نصائح في المواعدة من شخص يشير إلى المرأة على أنها "غنيمة". |
bir randevu için 100 dolar. | Open Subtitles | -ماذا؟ -مائة دولار" في المواعدة" |
Ona flört tavsiyesi vermemize de ihtiyacı yok bu arada. | Open Subtitles | هي ليست في حاجة لك او ليّ في ان نحوم حول كتفها مقدمين لها نصيحة في المواعدة لماذا ؟ |
13 yaşındaki birinden flört tavsiyleri alıyorsun. | Open Subtitles | يبدو أنك تأخذين نصائح في المواعدة من فتاة في الـ 13 من عمرها |
Bu, o aynı popülasyonda, flört şiddetini okul mülkünde zorbalığa uğramak, intiharı ciddi şekilde düşünmek ya da elektronik sigara içmekten daha yaygın kılmaktadır. | TED | هذا يجعل العنف في المواعدة أكثر انتشارًا من التعرض للتنمر في المدارس أو التفكير بجدية في الانتحار أو حتى التدخين، في نفس هذه المجموعة البشرية. |
Çevrimiçi flört olayın ne oldu? | Open Subtitles | ماذا حدث معك في المواعدة على الانترنت؟ |
Çevrimiçi flört olayın ne oldu? | Open Subtitles | ماذا حدث معك في المواعدة على الانترنت؟ |
Sabrina'nın flört tavsiyesini dinle, Drake gibi bir adama sahip ol. | Open Subtitles | تعلمين ,باتباع نصائحها في المواعدة تحصلين تماما على رجل كـ (ديريك |
flört etmeye başlamam mı? | Open Subtitles | البدء في المواعدة |
Bu çok büyük bir flört tabusudur. Hayır, hayır. | Open Subtitles | هذا محرم في المواعدة |
Harvey Specter'dan flört tavsiyeleri. | Open Subtitles | ملاحظات (هارفي سبكتر) في المواعدة |
Normalde ilk Buluşmada konuşulabilecek her konuyu konuştuk zaten. | Open Subtitles | إنّنا بالفعل استهلكنا كلّ حديث قد يتم تناوله بالعادة في المواعدة الأولى |
- Her randevu için bir 100'lük. | Open Subtitles | - مائة دولار في المواعدة. |