Festival, büyük kazıkların üzerine yerleştirilmiş levhalar olan atölyede gerçekleşmişti. | Open Subtitles | عقد الإحتفال في الورشة, على ألواح طويلة موضوعة على حوامل |
Sonra atölyede birisi bir gazete parçası bulur ve gazete tüm ayrıntılardan söz eder. | Open Subtitles | وعثر آخر على قصاصة من الجريدة في الورشة تتحدث عن هذا الموضوع |
Haa, atölyede çalışan yaşlı adamı Kastediyorsun. | Open Subtitles | أوه تعني الرجل العجوز الذي يعمل في الورشة |
Onları garajda tutuyosun. | Open Subtitles | إنهم في الورشة السفلية طوال الوقت نسيت أن أحضرهم |
Kocasının garajda içerken, birden yere yığıldığını söylemiş. | Open Subtitles | أجل قالت أن زوجها كان في الورشة يشرب ثم وقع |
Ödünç verdi, benimki Tamirde. | Open Subtitles | إستعرتُ سيارتها، سيارتي في الورشة |
Arabam hala Tamirde. | Open Subtitles | حقا؟ سيارتي لازالت في الورشة. |
Aracına bakıyorlar bu yüzden birkaç gün dükkanda kalacak. | Open Subtitles | يبدو أن سيارتكِ ستبقى في الورشة بضعة أيام. |
Dinle, eğer kendini güvende hissedeceksen, geçen seferki gibi, aşağıda, atölyede uyurum. | Open Subtitles | إذا كان ذلك يجعلك تشعرين بتحسن، سأنام في الورشة. |
atölyede birlikte görünmeyelim madem birbirimizi tanımıyormuş gibi davranıyoruz. | Open Subtitles | لا يمكننا أن نظهر في الورشة معاً طالما أننا نتظاهر بأننا لا نعرف بعضنا |
Evet! atölyede yalnızdık. Daha kaç kere soracaksın? | Open Subtitles | نعم, كنا لوحدنا في الورشة كم مرة ستقوم بسؤالي نفس هذا السؤال؟ |
Kendini, Demir Leydi'nin alçı büstlerinin kuruduğu bir atölyede buldun. | Open Subtitles | ستجد نفسك في الورشة تماثيل نصفية من الجبس للمرأة الحديدة تجف ، هذه مهارة |
atölyede bütün gün birlikteydik. | Open Subtitles | -البارحة . قضينا اليوم كله في الورشة معاً. |
garajda O ve Eleanor arasında olan şeyler hakkında Jacey ve ben asla konuşmadık. | Open Subtitles | لم نتحدث أنا و " جيسي " عما حصل بيننا في الورشة |
"garajda." Haklısın. | Open Subtitles | في الورشة. معك حق |
Keşke garajda sigara içmemiş olsaydın, tatlım. garajda sigara içmiyorum. | Open Subtitles | -أتمنى لو تقلع عن التدخين في الورشة |
garajda mı? | Open Subtitles | أين، في الورشة ؟ |
Karen'in arabası Tamirde ve yüzme dersinden oğlumu almalıyım. | Open Subtitles | سيارة (كارين) في الورشة لذا علي أن أخذ أبني إلى تدريب السباحة |
Tamirde. | Open Subtitles | وهي الان في الورشة |
Bir geleceğin olsun diye o dükkanda her lanet gün çalışıyorum ben. | Open Subtitles | لقد أفنيت أيامي أعمل في الورشة اللعينة من أجل منحك مستقبلاً. |