ويكيبيديا

    "في تلك الأثناء" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Bu sırada
        
    • O sırada
        
    • Bu esnada
        
    • Bu arada Michael
        
    Bu sırada bir yığın yazılmamış psikiyatri raporuyla baş başa kaldım. Open Subtitles في تلك الأثناء, أكون وسط كومةٍ غير مرتبةٍ من التقارير النفسية.
    Bu sırada lütfen istasyon şefinize gidin ve acil durum stoku toplayın. Open Subtitles في تلك الأثناء, الرجاء الذهاب إلى رئيس محطتكم و جمع المؤن المهمة
    Bu sırada, İngiliz Parlamentosuna Fermanagh ve Güney Tyrone bölgesinden milletvekili seçildi. Open Subtitles في تلك الأثناء تم انتخابه لمجلس العموم البريطاني، عن فيرمان و جنوب تيرون
    O sırada telefonla annemi aramaya çalışıyordum. Open Subtitles لقد كنت أتصل بأمي في تلك الأثناء
    Bu esnada pek çok insan için çok sayıda iyilik yaptı. Open Subtitles في تلك الأثناء قدّم الكثير من الخير لكثير من الناس
    Bu sırada, İngiliz Parlamentosuna Fermanagh ve Güney Tyrone bölgesinden milletvekili seçildi. Open Subtitles في تلك الأثناء تم انتخابه لمجلس العموم البريطاني، عن فيرمان و جنوب تيرون
    Bu sırada size içecek olarak ne getirebilirim? Open Subtitles ، و في تلك الأثناء ما الذي بامكاني أن أحضره لكِ من مشروب ؟
    Bu sırada biz barış konuşalım mı? Open Subtitles و في تلك الأثناء لما لا نتحدث عن السلام؟
    Bu sırada arkadaşın bir mesaj yollanmak için kullanılacak. Open Subtitles في تلك الأثناء سنستعمل صديقك لنوصل رسالة
    Bu sırada Gob ise yerel bakımevinde hayır işi yapmaya başlamıştı. Open Subtitles في تلك الأثناء, بدأ (جوب) في أعماله الخيرية في بيت الرعاية
    Bu sırada bense arabamda "Boom, boom, pow" dinliyorum, güzel vakit geçiriyorum ve bebek gibi uyuyorum. Open Subtitles ...وانا في تلك الأثناء في سيارتي، و أحظى بوقت رائع, وأنام مثل الطفل
    Bu sırada Michael, mahkeme binasının bulunduğu sokağın karşısındaki bara teklifi okumak için gitti. Open Subtitles في تلك الأثناء, ذهب (مايكل), إلى حانة قابعة في الجهة المقابلة لقاعة المحكمة ليقوم بقراءة العرض الذي قُدم لهم
    George Michael ise Bu sırada Tobias ile konuşmaya gitti. Open Subtitles ؟ في تلك الأثناء, كان (جورج مايكل) ذاهباً ليتحدث مع (توبايس)
    Bu sırada Tobias, Lindsay'e rolünü oynayamayacağını söylüyordu. Open Subtitles في تلك الأثناء, أخبر (توبايس), (لينزي) أنه لايستطيع أن يقوم بأداء دوره
    Bu sırada Michael, Gob'un Marta'nın ilişki yaşadığına dair şüphelerini doğrulamak için Marta'yı takip ediyordu. Open Subtitles في تلك الأثناء, (مايكل) قام بملاحقة (مارتا), ليتأكد شكوك (جوب) حول علاقتها مع رجل آخر
    Bu sırada Lindsay, George Michael'a ödevinde yardımcı oluyordu. Open Subtitles في تلك الأثناء, (لينزي) كان تقوم بمساعدة (جورج مايكل), في واجبه المنزيل
    Bu sırada Lucielle ise yeni evlatlık edindiği ve adını Annyong sandığı Koreli oğluyla yakınlaşmaktaydı. Open Subtitles في تلك الأثناء, كانت (لوسيل) تتقرب من ابنها الكوري الذي تبنته مؤخراً وتناديهبـ"المزعج"
    Tamam? O sırada ne olacak? Open Subtitles جيد و في تلك الأثناء ماذا؟
    O sırada, Neil'ın Lisa için hoş bir sürprizi vardı. Open Subtitles في تلك الأثناء, كان (نيل) يخبيء مفاجأة لـ(ليزا)

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد