ويكيبيديا

    "في جسدها" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Vücudunda
        
    • Sisteminde
        
    • Vücudundaki
        
    • vücudunun
        
    • kendi bedeninde
        
    Vücudunda bir yara bulunduğunu söylüyorlardı tıpkı kulağındaki küpesi koparılmış gibi bir yara. Open Subtitles قالت بوجود جرح في جسدها كما لو كان قرطا تم انتزاعه من اذنيها
    Dişinin Vücudunda spermlerin kan-lenf sıvısıyla rahatlıkla overlere göç edebileceği bir yere saplar. TED هم يطعنونها في اي مكان في جسدها, والحيوان المنوي بكل بساطة يهاجر خلال اوعيتها الدموية إلى المبايض
    Hastaneyi ara. Kan tahlili iste. Kızın Sisteminde amital bulamayacaklar. Open Subtitles أطلب فحص دم لن تجد " أماثول " في جسدها
    Maura,Gia'nın Sisteminde de aynı ilaçlar var mıymış kontrol edip benimle yukarıda buluşur musun? Open Subtitles مورا " تفقدي لتري " إن كان لديها نفس العقار في جسدها ثم تقابليني في الأعلى ؟
    Vücudundaki her bir organı çıkarıp, tartıp tekrar yerine koymuşlar. Open Subtitles لقد أزالوا الوزن وإستبدلوا كل عضوٍ في جسدها أينَ هوَ؟
    Vücudundaki yağ eksikliği onu insanlıktan çıkardı. Open Subtitles انعدام الدهون في جسدها جعلها شيئا أقل من البشر
    Ekibinde vücudunun ve beyninin kontrolünü yavaş yavaş kaybeden bir doktor istemiyorsun. Open Subtitles أنت لا ترغب بطبيبة في فريقك تفقد تحكمها ببطء في جسدها وعقلها
    Kadın, kocasının bedeninde hemen eve gitmiş ve kendi bedeninde olan taksici kocası tarafından saldırıya uğramış. Open Subtitles الزوجة اندفعت الى المنزل بجسد زوجها وبالحال اعتدي عليها في سيارة اجرة زوجها الذي هو في جسدها
    Kadnn Vücudunda kant bulunamams olmas... tecavüze ugramadg anlamna gelmez, degil mi? Open Subtitles عدم وجود اية ادلة في جسدها الا يَعْني ذلك بانها لَمْ تُغتَصبْ، أليس كذلك؟
    Vücudunda fiziksel şiddet izleri varsa kocasını tutuklarız. Open Subtitles اذا كان هناك دليل علي هذا الايذاء في جسدها سنذهب فورا ونقبض عليه
    Vücudunda, halisünasyon görmesine sebep olacak maddeler bulundu. Open Subtitles مهلوسات نفسانية وجدت في جسدها تقلل الممانعة
    Zehirlendiği belli ama. Vücudunda amfetamin izleri var. Open Subtitles وجدنا آثار للأنْفتَامِين في جسدها ولكن ليس لدرجة الجرعات القاتلة
    Ancak patenti size ait bir virüs onun Vücudunda olsa bile yine de size ait olurdu. Open Subtitles يمنعك من بيع مرضا او ايا يكن الفايروس الذي صنعتوه لكن الفايروس نفسه سيظل ملكيتكم حتى لو كان في جسدها
    Onun Sisteminde de ağrı kesici ilaç yokmuş! Open Subtitles لا علاجات ألم في جسدها أيضاً
    Sisteminde klorpromazin var mıymış? Open Subtitles هل وُجد في جسدها الكلوربرومازين" ؟ "
    Sisteminde klorpromazin var mıymış? Open Subtitles هل وُجد في جسدها "الكلوربرومازين"؟
    Vücudundaki kimyasalları bilmek istiyorum. Open Subtitles أريد تحديد ما هي المادة الكيميائية التى كانت في جسدها عندما ماتت
    Otopsi Vücudundaki alkolü ve uyuşturucuyu ortaya çıkarmıştı. Open Subtitles الطبيب الشرعي اكتشف وجود الكحول في جسدها
    Ve Vücudundaki tüm büyük kemikler "osteolitik" ve ileri derecede bozulma gösteriyor. Open Subtitles وكل العظام العريضة في جسدها تدل على إلتهاب العظام والتدهور فيها
    Tina bir gün küçükken, babasına kendi vücudunun nerde olduğunu sormuş? Open Subtitles وذات يوم عندما كانت صغيرة سألت والدها أين يوجد علم الإنسان في جسدها
    Başından ayak parmaklarına kadar vücudunun her yerini öperken kadının tamamen hareketsiz kalması gerekiyor. Open Subtitles كان عليها أن تظل ساكنة في مكانها تمامًا بينما يقوم بتقبيل كل إنش في جسدها من أعلى رأسها و حتى إخمص قدميها
    Cora'nın kalbi kendi bedeninde değil. Open Subtitles -قلب (كورا) ليس في جسدها

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد