ويكيبيديا

    "في جيبك" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • cebinde
        
    • cebine
        
    • Cebindeki
        
    • Cebinizdeki
        
    • cebinize
        
    • Cebinizde
        
    • Ceplerinde
        
    • ceplerine
        
    Şu anda bu sorunu çözmen için cebinde yeterince para var. Open Subtitles حصَلت على ما يكفي في جيبك الأمامي لإصلاح هذه المُشكلة الأن.
    Ofis kağıtlarından birinin üzerine yazılan ve Ohio'daki leylaklar gibi koktuğu için cebinde taşıyabileceğin bir mektup gibi. Open Subtitles رسالة كتبتها في مكتبها و تحملها أنت دائما في جيبك لأن رائحتها تذكرك بأوهايو
    cebinde bir silahla... Üç mahkumiyetli birisi olarak çantada kekliktin. Open Subtitles لو وجدت مسدس في جيبك سيكون ذلك بمثابةثلاثةسوابق.
    Elini cebine sok, sanki silah varmış gibi. Endişe etme. Open Subtitles ضع يدك في جيبك و كأن معك مسدس ستكون بخير
    Bir polis şapkasını cebine sokamazsın. Detroit büyüklüğünde bir cebinin olması gerekir yahu. Open Subtitles أنت لا تستطيع وضع قبعة مونتي في جيبك ستحاج جيب بحجم ديترويت اللعينة
    Akşam gençlerle partide felan değildim. Cebindeki kağıtta benim asker kaçağı olduğum yazıyor. Open Subtitles ولديك أمراً في جيبك الأيسر يقول إنني هارب من الجندية ومنتحل شخصية ضابط
    cebinde bozuk para gibi taşıdığın politikacılara ihtiyacım var. Open Subtitles أحتاج أولئك السياسيين الذين تضعهم في جيبك كالقطع النقدية الصغيرة
    Bu deli etraftayken cebinde bir kaç taş bulundurmak iyi olur. Open Subtitles من الأفضل أن تتعلم بالإحتفاظ ببضعة حجارة في جيبك في حال تواجد المجنون بالجوار
    Çünkü dışarıda, cebinde ne olduğu önemlidir içerideyse senin ne olduğun. Open Subtitles بالخارج ما يهمّ هو الموجود في جيبك.. أمّا في السجن، فشخصيتك هي المهمّة
    cebinde gidiş-dönüş bileti olunca fakir gibi yaşamak kolay geliyor. Open Subtitles أعتقد أنه من السهل أن يكون الإنسان فقيراً حينما لا تمتلكين إلا تذكرة ذهاب وإياب في جيبك
    Çalışma belgeni devamlı cebinde taşımak zorundasın! Sense, her şeyi çekmecende bırakıyorsun. Open Subtitles تضع أوراق عملك في جيبك دائما و أنت تنساها في درجك
    Önlüğünün cebinde, tam bıraktığın yerde. Open Subtitles انها في جيبك في نفس المكان الذي تركتها فيه
    Bence o nikah yüzüğü cebinde kalsın çünkü sen ve sevgilin... Open Subtitles فيما يتعلق بي بامكانك ابقاء خاتم الزواج في جيبك لأنك لأن صديقتك
    "Hayat zorlaştıysa ve cebinde sadece 10 sentin varsa, ayakkabılarını boyat. " Open Subtitles عندما الحياة تصبح قاسية ويكون لديك سنت فقط في جيبك أذهب وقم بتلميع حذاءك
    Sanmıyorum. Ayrıca az evvel cebine koyduğun şeyi görmek istiyorum. Open Subtitles لا أظنّ ذلك، وأريد رؤية ما وضعته في جيبك للتوّ.
    Benden o kadar korkuyorsun ki cebine bir bıçak saklamışsın. Open Subtitles كنت خائفة جدا مني أنت قمت بإخفاء سكين في جيبك.
    Yavaş yapsaydım hemen kaybolur cebine inerdi. TED إذا أعدت الكرّة ببطء، فسوف تختفي وتسقط في جيبك.
    Şimdi onu cebine sok, ama yarısı dışarıda kalsın, ...ve sana her laf atan adama da silahını çıkarma. Open Subtitles ضعه في جيبك واترك الزناد إلى الأسفل دائما لكن لا تلوح به في وجه أي رجل يطلب كأسا من الشراب
    Onu cebine koyarken ne düşünüyordun? Open Subtitles مالذي كنت تفكّر فيه حينما وضعته في جيبك ؟
    Beni gördüğüne sevindin mi, yoksa o Cebindeki tüfek mi? Open Subtitles كنت سعيدة لرؤيتي، و أم أن هذه البندقية في جيبك ؟
    İşte bu yüzden Cebinizdeki cep telefonu 70'lerin süperbilgisayarından kelimenin tam anlamıyla milyon kat daha ucuz ve bin kat daha hızlı. TED ولهذا فإن الهاتف النقال الموجود في جيبك هو حرفياً أرخص مليون مرة وأسرع ألف مرة من الكمبيوتر العملاق في السبعينات.
    Binbir güçlükle kazandığınız Dolar ları ait olduğu yere yani cebinize geri koyacağız. Open Subtitles وأضع دولارك الذي ربحته بشقّ الأنفس ليعود في جيبك ، حيث ينتمي
    O mesajı alabilecek şeyler Cebinizde olduğunda o zaman konuştuğunuz gibi yazmanızı sağlayan koşullara sahipsinizdir. TED بمجرد أن يكون في جيبك شئ بإمكانه إستقبال هذه الرسالة عندها تكون قد وفرت الظروف التي تسمح لك بالكتابة مثلما تتكلم
    Tabii. Ama ellerin Ceplerinde kalsın. Gözüme biraz hilebaz gibi gözüktün. Open Subtitles بالتأكيد، ولكن ابق يديك في جيبك فأنا لا أثق فيك
    Her gün bu Freudlar ve oğulları ellerini ceplerine ve sizin götünüze sokarlar. Open Subtitles .. كليومهؤلاالمحتالينوابنائهم. يضعون أيديهم في جيبك و في طيزك.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد