Arka bahçemizde bir polis var ve seni cinayetten hapse tıkabilir. | Open Subtitles | يرجد شرطي في حديقتنا الخلفية ويستطيع زجك في السجن بتهمة القتل |
Geçen gün bahçemizde en koyu Afrikalıyı araştırmaya başladık. | Open Subtitles | قبل أيام أخذنا إلى إستكشاف أفريقيا الأكثر ظلاما في حديقتنا |
Minimoylar ve ımm. Onların bahçemizde yaşadığını düşünmeye başladı | Open Subtitles | المينيمويز,و,ام لقد اصبح مقتنعا انهم يعيشون في حديقتنا. |
Çiçeklerinden birini alıp bahçemize ek ve sonra her bahar zamanı-- | Open Subtitles | و أن نزرعها في حديقتنا و من ثم في كل فصل ربيع عندما ها نحن |
O bıçağı bahçemize neden gömdün? | Open Subtitles | لماذا وضعتَ تلكَ السكين في حديقتنا ؟ |
Çok ağır... neredeyse tatlı... eski bahçemizdeki yaseminlerin ve güllerin parfümünü hatırlatan bir koku. | Open Subtitles | كنت غنيا كل شىء كان يسير على ما يرام مثل عطر الياسمين و رائحه الروز التي كانت في حديقتنا القديمة |
Arka bahçemizde yasadışı yaşayan sevimli, donmuş attan bahsetmiyorum bile. | Open Subtitles | و من غير ذكر الحصان المتجمد الذي يعيش مخالفا للقانون في حديقتنا الخلفية |
bahçemizde bir sürü salyangoz ve çiçek perisi var.. | Open Subtitles | لدينا الكثير من الحلزونات و جنيات الزهور في حديقتنا |
Hollis olacak o yıIanın bahçemizde oynamasına o kadar uzun süre izin verdik ki, şimdi onu FBI'a, polise ya da yargıya teslim edecek adaletin yerini bulmasını bekleyecek durumumuz kalmadı. | Open Subtitles | ولأننا سمحنا لذلك الثعبان هوليس باللعب في حديقتنا لمدة طويلة، لا يمكننا تسليمه للأمن القومي أو للشرطة أو للمحكمة |
Kesin olan bir şey var ki, arka bahçemizde nükleer füzelere izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | شيء واحد مؤكد، أنني لن اسمح بوجود صواريخ نووية في حديقتنا الخلفية |
Babamı öldürmekte kullanılan silah arka bahçemizde gömülü bulundu. | Open Subtitles | السلاح الذي قُتل به والدي عُثر عليه مدفوناً في حديقتنا |
bahçemizde bulunan bıçağın yüz yaşından fazla olduğunu mu? | Open Subtitles | إنّ السكين التي في حديقتنا عمرها 100 عام ؟ |
Öyle olmasa bahçemizde çalışamazdı. | Open Subtitles | لن يكون في حديقتنا إذا لم يكن كذلك. |
O bıçağı bahçemize neden gömdün? | Open Subtitles | لماذا وضعتَ ذلك السكين في حديقتنا ؟ |
Seni salak! Sen bahçemize yılanı saldın. | Open Subtitles | لقد أطلقتَ أفعى في حديقتنا |
Batıdan çayırkuşları bahçemize yuva yapmaya geldi. | Open Subtitles | الشرقي إلى العشِة في حديقتنا(meadowlarks) وقد جاء طائر |
Çok ağır... neredeyse tatlı... eski bahçemizdeki yaseminlerin ve güllerin parfümünü hatırlatan bir koku. | Open Subtitles | كنت غنيا كل شىء كان يسير على ما يرام مثل عطر الياسمين و رائحه الروز التي كانت في حديقتنا القديمة |
Sally Langston bahçemizdeki bir ottur, Cyrus. | Open Subtitles | سالي لانغستون هي عشب ضار في حديقتنا يا سايرس |
Ona dair son anılarımdan biri arka bahçemizdeki bir ağaca tırmanışımız. | Open Subtitles | ..أحد آخر ذكرياتي عنها كنا نتسلق شجرةً في حديقتنا الخلفية |