ويكيبيديا

    "في دينفر" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Denver'
        
    Denver'da postacı olarak çalıştığım için, her gün yürümeye alışmıştım. Open Subtitles خلال عملي كساعية بريد في دينفر اعتدت على المشي يومياً
    Sonraki zorlu aşama, Denver'deki Americas Biennial'de Batı yarım küredeki 35 milletin bağlılığını simgeleyen bir heykel yapıp yapamacağım soruldu. TED التحدي التالي كان في بينيال في دينفر في امريكا لقد طلب مني ان اقدم مجسم يعبر عن 35 دولة غربية في مجسم واحد
    Bu Denver'ın bir resmi, ve anahat Denver'da inşa edilmiş yeni bir havalimanı. TED هذه صورة لد دينفر, والنقطة الرئيسية هي المطار الجديد الذي تم انشاءه في دينفر.
    Uçağı Teterboro'da tutun... Denver'da basın toplantısı yapacağım. Open Subtitles أجعلى الطائرة تنتظر في تيتيلبرو وسوف أتحدث إلى الصحافة في دينفر
    Ben burada bir filme gideceğim, o da Denver'da aynı filme gidecek ve sonra telefonda film hakkında konuşacağız. Open Subtitles حسنا، اذهب لفيلم هنا، وهي تذهب لنفس الفيلم في دينفر وبعد ذلك نتحدث عن الفيلم في الهاتف
    Denver'ın dışındayken doğru şeyi yapmaya çalıştım. Open Subtitles عندما كنت هناك في دينفر حاولت أن أفعل الشيء الصحيح
    Denver'de yaptığım şey yanlıştı, ancak niyetim iyiydi. Open Subtitles ما فعلته في دينفر كان عملاً خاطئاً و لكنني فعلته لسبب وجيه
    Denver'daki FBI saha birimi Meade, Colorado'da yerel bir sanatçının yaptığını tespit etmiş. Open Subtitles وحدة الإف بي آي الميدانية في دينفر تتبعته إلى فنان محلي في ميد, كولورادو الذي أكد أن والدي هو المشتري
    Denver'da bir çatışma seni başkente yollattı ve orada da ikiniz, neredeyse Başkanı kaybediyordunuz? Open Subtitles تبادل اطلاق نار سيئ في دينفر يجعلك تذهبين الي العاصمه حيث كدتما انتم الاثنان تفقداننا الرئيس
    Unutmadan Marty Denver'dayken Lauren'in ilk üçte yer alacağından emin ol. Open Subtitles اوه . مارتي في دينفر , هل يمكن أن تكون متأكداً , أن لورين سوف تحظى بأحدى المراتب الثلاث ؟
    Alan kodu 720. Colorado. Eski eşim Denver'da bir süre çalıştı. Open Subtitles رمز المنطقة 720، إنّها "كولورادو" أنجزَ زوجي السابق مهمّة في "دينفر"
    Charlie kendini yakalatti tekrar tutuklandı ve Jessie hala Denver de kalmış. Open Subtitles تم اعتقال تشارلي من جديد وجيسي ما يزال في دينفر
    Güven bana, bir keresinde Denver'da dolap ayarlama şirketinde çalışmıştım. Open Subtitles ثق بي , لقد عملت كمنظمة خزانات من قبل في شركة في دينفر
    Bay Fowkes, Denver'dayken bir senet tüccarıydı. Open Subtitles السيد فاوكس كان بائع سندات سابقاً في دينفر
    Denver'daki bir pastaneyi işletmem için ilginç bir iş teklifi geldi. Open Subtitles لذا لديّ عرض عمل مغري لفتح مخبز في دينفر
    Denver'daki işi de yine aynı sebepten kabul etmedin! Open Subtitles وأنه نفس السبب الذي جعلك ترفض العمل في دينفر
    Gabby, Denver, Colorado'da bir yerden altı aylık müdürlük teklifi aldı. Open Subtitles جابي لقد عرض عليها عمل لستة اشهر في دينفر كولارادو
    Denver Tren İstasyonu'ndaki sosisli standında Heinz ketçap var. Open Subtitles عند نقطة بيع النقانق في محطة القطار في دينفر كاتشب هاينز.
    Bascom Denver'de yaşıyordu. Hassler, Apalachicola'da. Open Subtitles باسكوم عاش في دينفر هاسلر,أبالاتشيكولا
    Denver ve Atlanta'da bir şeyler oldu. Open Subtitles الان, شيئا ما حدث في دينفر وفي اطلانطيس

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد