Küçük bir uçakta ağzına kadar dolu ayyaş gazetecilerle birlikteyiz. | Open Subtitles | نحن ننقص في عدد المضيفات في طائرة مليئة بالصحفيين المخمورين |
Şimdi de çıt çıkmayan bir uçakta olduğunuzu düşünün. | TED | الآن تخيل أن تكون في طائرة بدون أي صوت. |
bir uçağa bindim ve Goose Bay, Labrodar'a gittim, bu başka bir hikaye, değil mi? | TED | ركبت في طائرة و غادرت الى غوز باي، لابرادور، و هي قصة أخرى، اليس كذلك؟ |
Sonra seni hava alanına götürüp gerçek ticari bir uçağa yerleştireceğim. | Open Subtitles | سوف أقوم بتوصيلك للمطار و أضعك في طائرة تجارية كبيرة |
Siyah pilotları olan bir uçakla uçmak acayip değil mi? | Open Subtitles | أليس هذا شيء ، وحلقت في طائرة مع طيار أسود؟ |
Buz üstündeki havaalanına uçak bile inebiliyor. | Open Subtitles | حتّى أنّ المرء يسعه الهبوط في طائرة على مدرجٍ جليدي |
uçakta bir bebeğin ağladığını duyunca bunun sırf sana özel olduğunu düşünüyorsun. | Open Subtitles | إذا كنت في طائرة وسمعت طفلا يبكي تعتقد أن الأمر يحصل لك |
İnecek bir yeri olmayan kocaman bir uçakta yapayalnız. | Open Subtitles | وحدها في السماء في طائرة كبيرة ليس لها مكان لتهبط به |
bir uçakta olmak nasıl bir duygu merak ediyorum. | Open Subtitles | أتساءل عن شعور المرء عندما يكون في طائرة و ينظر للبحر من فوق |
Philadelphia'ya giden bir uçakta iki bekar olmayan kızla beraberdik. | Open Subtitles | متعلقين في طائرة ذاهبه إلى فيلادلفيا .. مع فتيات لسن عازبات كل الشكر إلى عمكم بارني |
Şunu demek istiyorum; eğer dövüşürsen bazı şeyler çok daha güzel olabilir. Kimbilir, belki kendini bir uçakta bulursun ve gidersin. | Open Subtitles | كما قُلت, إن قاتلت, أوضاعك سوف تتحسّن, من يعمل ربما تجد نفسك في طائرة متجه الى بيتك. |
Söylediğim gibi, eğer dövüşürseniz... buradaki pek çok şeyin... daha keyifli bir hal aldığını göreceksiniz. Kim bilir? Belki de kendinizi... eve giden bir uçakta buluverirsiniz. | Open Subtitles | كما قُلت, إن قاتلت, أوضاعك سوف تتحسّن, من يعمل ربما تجد نفسك في طائرة متجه الى بيتك. |
Tüm bu olanlardan sonra kendini bir uçakta görev için uçarken düşünebiliyor musun? | Open Subtitles | هل يمكنك أن تتخيل نفسك في طائرة تحلق لتنفيذ مهمة, بعدما حدث؟ |
Torbacının ayarladığı bir uçağa nasıl binersin? | Open Subtitles | كيف تريدنا أن نحلق في طائرة مزودك بالماريخوانا؟ |
Tabi, bu çok mantıklı. Nijerya'dan bir uçağa binmiş. | Open Subtitles | يقلع في طائرة بنيجيريا و نحن في وسط جنوب المحيط الهادي |
Eğer Kanada'ya geri dönmüş olsaydın bir uçağa atlar, seni takip ederdik. | Open Subtitles | ،إذا انتقلت في يومٍ ما الى كندا سنتقفز في طائرة ، ونتبع اثركِ |
Gerçek bir uçağa binene kadar bekle! Sen bile şaşıracaksın! | Open Subtitles | إنتظر حتى أجلس في طائرة حقيقية سأهزم نتيجتك |
bir uçağa binip çok uzaklara giderek Doktorun bana ulaşamayacağı | Open Subtitles | اريد أن أطير في طائرة لـ 13 ساعة دون أن أقلق أني لا أستطيع أن أصل لطبيبي |
Pilotsuz bir uçakla bir şehrin üzerinden geçmek üzere. | Open Subtitles | هي على وشك الطيران عبر المدينة في طائرة آلية |
Siz gittikten sonra Grimes paniklemiş ve kızı özel bir uçakla Mexico City'e göndermiş. | Open Subtitles | بعد مغادرتكم مع جرامز فرناندو خاف وارسل الفتاة في طائرة خاصة لمدينة مكسيكو سيتي |
Ayıcık bu ülkeye uçak veya gemi ile getirildi. | Open Subtitles | هذا الدب جُلب إلى هذه البلاد في طائرة أو على مركب |
Bir kaç haftadır ben uçakta bir adam görüyorum. | Open Subtitles | طوال الاسابيع الماضية كنت اري طفل في طائرة |
Sen alternatif gerçekliğe bağlı bir makine tarafından gücü tüketilen kaçak bir uçaktasın. | Open Subtitles | أنت في طائرة مطلوبة طاقتها على وشك النفاذ بسبب آلة موصولة بواقع بديل |