"في عمرها" - ترجمة من عربي إلى تركي

• Onun yaşında
• Onun yaşındaki
• yaştaki
• O yaşta
• Onun yaşlarında
• Onun yaşındayken
• yaşındaki bir

Onun yaşında olmak çok güzel olmalı... ve hayatta o durumda olmak ve yapacak işinin olmaması.
إنه لشيء عظيم أن يكون الواحد في عمرها وأن تكون في هذه المرحلة من الحياة، حيث لا تبقى شكوك أكثر

Ne kadar iki yüzlüsünüz. Onun yaşında hep partilerdeydik.
تبدون يا بنات كالمنافقات لقد إستمتعّنا كليا في عمرها

Onun yaşındaki Koreli çocukların çoğu şimdiden işe bisikletle gidiyor.
أغلب الأطفال الفيتناميين في عمرها بالفعل يركبون الدراجات إلى العمل.

Ama Onun yaşındaki çocukların tüm yaptıklarını yapabilir.
لكن هي تستطيع أن تفعل اي شيئ يمكن لأي طفل في عمرها أن يفعله

Tanrım. Aynı o yaştaki halime benziyor!
يا إلهي، إنها تشبهني تماماً عندما كنت في عمرها

Onun yaşındayken yaptığı hemen her şey benim O yaşta yapamadıklarımı hatırlatıyor.
تقريباً كل شيء أراها تفعله في عمرها يذكرني بما لم أكن أقدر عليه في نفس ذلك العمر.

Onun yaşlarında iki oğlan. Ve biri...
صبيان كانا يجلسان هناك عند وقوع الحادثه, الإثنان في عمرها

Onun yaşındayken yeni bir maceraya atılmak normal değil mi?
في عمرها, من الصحيح أن تحظى بمغامرة جديدة, أليس كذلك؟

Onun yaşındaki bir kıza göre, olağan dışında güçlü.
حسنا، بالنسبة لفتاة في عمرها إنها قوية بطريقة غير طبيعية

Onun yaşında biri yürüteçle tombala oynamaya gider gibi giyinmeli dedin.
ماذا عنك انت التي قلت بأنه في عمرها يجب ان ترتدي مثل الذين يدفعون المشاة الى طريق البينجو

Onun yaşında çoğu kız çocuk bakıcılığı yapıyor.
حسنا, الكثير من الفتيات في عمرها يعملون جليسة للأطفال

Onun yaşında arkadaşları, okulu artı bir de boşanma...
في عمرها وأصدقائها ومدرستها زائداَ الطلاق

İnsaf yahu! Onun yaşında bir kadın memelerini gösterip ne yapacak? Cidden.
أعني ماذا قد تريده إمرأة في عمرها حين تُظهر ثدييها، جدياً؟

Ve Onun yaşında bir kız için çok fazla cenazeye katılmış. - Kız evine dönmek istiyor.
ولقد ذهبت لجنازات كثيرة بالنسبة لفتاة في عمرها.

Sanırım Onun yaşındaki bir kız için en uygun hediye.
بدت لوحة مناسبة لفتاة في عمرها.

Onun yaşındaki kızlar böyle davranıyor.
هذا ماتفعله الفتيات في عمرها

O yaştaki kızlar dışarıda oynamalı.
الفتيات في عمرها يذهبون للخارج لفعل أشياء

Benim o yaştaki halime öyle benziyor ki.
انها تشبهني كثيرا عندما كنت في عمرها...

O yaşta, ondaki dürtülerle oldukça tehlikeli olabilir.
في عمرها وبإندفاعها فقد تكون خطرة قليلاً

O yaşta kız olmanın bazı şeyleri vardır erişilebilir olursun.
هناك أشياء عن كونها انثى أن في عمرها هذا تبدأ في القدوم

Onun yaşlarında bu sadece geçici bir istek.
إنه شيء مؤقت فقط في عمرها

Onun yaşlarında kızları var.
لديهم بنات في عمرها

Onun yaşındayken neler yaptığımı düşündüğümde...
عندما افكر في الذي كنت بعملة وانا في عمرها