O salakla aynı odada olmaya bile tahammülüm yok. | Open Subtitles | لا أستطيع التواجد في غرفة واحدة مع ذلك المغفل |
Ed Banger'la aynı odada olduğumuza inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدق أني كنت في غرفة واحدة مع إيد بانجر |
aynı odada olmaya dayanamayan iki insanla birlikte büyümelerinden daha mı kötü olur? | Open Subtitles | هل هذا سيكون اسوء من ان يكبروا في العمر مع اثنان لا يمكنهم الجلوس في غرفة واحدة مع بعضهم ؟ |
Ben bir erkekle aynı odada kalamam zaten. | Open Subtitles | انا لا ابقى في غرفة واحدة مع رجل |
Muhteşem Caleb Fitz'le aynı odada olabilmek. | Open Subtitles | مجرد أن أكون في غرفة واحدة مع (كاليب فيتز) العظيم |
Ayrıca dünya üzerinde Dinesh ve Gilfoyle'la bütün gün aynı odada oturmaya katlanabilecek kişi sayısı bir elin parmaklarını geçmez. | Open Subtitles | بالاضافة الي انه يمكنني أن احصي لك على يد واحدة عدد الأشخاص اللذين يمكنهم الجلوس في غرفة واحدة مع (دينيش) و (جيلفويل) طوال اليوم |
Benim gibi yakışıklı birinin Gavin Belson'la aynı odada bulunmasının tek sebebi kan oğlanı olmasındandır. | Open Subtitles | أعني, هذه هي الطريقة الوحيدة لشخص وسيم مثلي أن يكون في غرفة واحدة مع (غافين بيلسون)، أن يكون الشخص المُختص بنقل الدماء! وهذا سيء. |