Viyana'da bir Fransız okuluna devam edecektim. Babam vize işlerini halletti. | Open Subtitles | ارسلوا بي الى مدرسة فرنسية في فيينا ابي احضر لي التأشيرة |
Viyana'da 20.yüzyılın ilk yarısında fazlaca aktifti. | TED | التي كانت نشطة في النصف الاول من القرن العشرين في فيينا |
Yazarı 1930’larda Viyana’da bir yatılı okul ve klinik karışımı bir yeri işleten Hans Asperger adında bir adamdı. | TED | كان كاتبها رجل يدعى هانز أسبرجر، والذي كان يدير مكاناً عبارة عن مصحة ومدرسة داخلية في فيينا منذ عام 1930. |
Viyana'daki konferans yeni bitti. Bu yüzden ekimdeki kitabımın hazırlıkları için geri dönebildim. | Open Subtitles | لقد أنهيت للتو محاضرة في فيينا لذا أستطيع العودة للعمل على السفن ؟ |
Aslında Viyana'daki en büyük ikinci hastane 1850'lerde eğitim programına tıp öğrencilerine ilk defa uzmanlık eğitimini ekleyen hastane. | TED | و في الواقع المستشفى العام الثاني في فيينا عام 1850 كان هو حيث بدأنا وضع أنظمة شاملة لتدريس التخصصات لطلبة الطب. |
Fransız kız Viyana'daki cinayetten aranıyor. | Open Subtitles | فتاة فرنسية مطلوبة للعدالة لارتكابها جريمة قتل في فيينا |
Modacım Viyana'nın en iyisi ve gösterişli bir arkadaş çevrem var. | Open Subtitles | لدي أفضل بيت أزياء في فيينا و حلقة جذابة من الأصدقاء من حولي. |
Bir süre boyunca Beyin Operası'yla gezdik. Şu an Viyana'da inşa ettiğimiz müzede duruyor. | TED | قمنا بعمل جولات لفترة طويلة ، والآن أوبرا الدماغ موجودة بصورة دائمة في فيينا حيث قمنا بإنشاء متحف خاص بها |
Eminim Viyana'da iyi bir Alman besteci bize lazım olabilir | Open Subtitles | يمكننا أن نستعين بموسيقار ألماني جيد في فيينا. |
Benimle burada Viyana'da inip şehri gezin. | Open Subtitles | ستغادرين القطار معي الآن ، في فيينا ماذا ؟ |
Trende bir adamla tanıştım ve onunla Viyana'da indim. | Open Subtitles | لقد قابلت شاباَ في القطار ، وغادرت معه في فيينا .. ومازلنا هنا |
Kennedy Khruschev ile Haziran 1961'de Viyana'da bir araya gelmeyi kabul etti. | Open Subtitles | وافق كينيدي على لقاء خروشوف في فيينا في يونيو عام 1961 |
Ona "Viyana'da kalmak istiyorsa, yardımıma ihtiyacı olacaktır" dedim. | Open Subtitles | أخبرته أنك ستحتاج لمساعدتي، إذا أردت البقاء في فيينا. |
Geçenlerde Viyana'da küçük bir oyun öğrenmiştim. | Open Subtitles | خدعة صغيرة تعلمتها في اليوم الموالي في فيينا |
Viyana'da. Allah'ın isteği, belkide senin hayatını kurtarmamdır. | Open Subtitles | في فيينا إنها إرادة الرب كي أكون هنا لأنقذ حياتك |
Sanırım ikimiz de hemfikiriz ki, Viyana'daki en iyi müzikti? | Open Subtitles | إنها أفضل موسيقى سمعت في فيينا حتى الآن ألا توافقني ؟ |
Viyana'daki bombalı saldırı sırasında insanların hayatını kurtarmak için kendini tehlikeye attı. | Open Subtitles | وضع حياته على المحك لينقذ الآخرين خلال انفجار مقر الأمم المتحدة في فيينا |
Hayatım sadece o Viyana'daki bomba patladığında yada o kadına kalkan olduğumda değişmedi. | Open Subtitles | أتعلم حياتي لم تتغير فقط عندما انفجرت تلك القنبلة في فيينا أو عندما قمت بحماية تلك المرأة من الأذى |
Bu Viyana'daki ilk genel hastane. | TED | هذه هي أول مستشفى عام في فيينا. |
Ben böyle bir şey demedim! Benim hastalarımın arasında Viyana'daki önemli bilim adamları ve müzisyenler olduğunu biliyor musunuz? | Open Subtitles | أتعلمُ أنّ مرضاي هم من خيرة العلماء والموسيقيّين في "فيينا"؟ أجل، وأنتَ في هذه اللحظة تستغلُّ رفعتهم |
Viyana'daki masum insanları sırf bizi buraya getirtmek için mi öldürdün? | Open Subtitles | (هل قتلت ابرياء في (فيينا فقط لتتمكن من احضارنا إلى هنا؟ |
Viyana'nın en zengin adamı olacağım. | Open Subtitles | سأكون أغنى رجل في فيينا. سأدفع لك ضعف ما أقترضته. |