Ağzım boş durmamalı. Erkek arkadaşım Hırvatistan'da. | Open Subtitles | مهلا، أنا حصلت على وضع شيء في فمي . صديقي في كرواتيا. |
3 yıl Hırvatistan'da modellik yaptığını söylüyor..., ...ve bu yalanını satmak için kullandığı akılda kalıcı bir detay. | Open Subtitles | تدعي انها كانت عارف في " كرواتيا " لمدة ثلاث سنوات وهذا اذكى من قول " باريس " لان التفاصيل المتعلقة في الذاكرة |
Elmas ile Hırvatistan'da kale alabiliriz. | Open Subtitles | يمكن للمساة أن تشتري لنا قصراً "بديعاً في "كرواتيا |
Hırvatistan'da özel rehine kurtarma timi olduğunu duymuştum. | Open Subtitles | لقد سمعت ان هناك قاعدة في كرواتيا |
imam gibi müttefiklere Hırvatistan'da Lezbiyen bir gruba şarkı sözü yazan bir baba gibi müttefiklere, bir tabuyu onurlandırıp geri çekilen o polis gibi müttefiklere, benim babam gibi müttefiklere, kardeşine yardım edemedi ama üç kızının da rüyalarının gerçek olmasına yardımcı oldu. | TED | حلفاء مثل الإمام, حلفاء مثل الأب الذي يكتب الآن الأغاني لفرقة من السحاقيات في كرواتيا, حلفاء مثل الضابط الذي إحترم حرمانية شئ و تراجع. حلفاء مثل أبي, الذي لم يستطع مساعدة أخته, ولكنه ساعد بناته الثلاثة ليلاحقن أحلامهن. |
Hırvatistan'da modellik yapmadın. | Open Subtitles | لم تعملي عارضة في كرواتيا |
Şimdi de Hırvatistan'da Michael Buble'ı düşürmem gerek. Beni istiyor da. | Open Subtitles | (الآن عليّ أن أوقع (مايكل ببليه في "كرواتيا" انه يريدني |
Hırvatistan'da doğmuş. Her yerde aranıyor. | Open Subtitles | مولود في كرواتيا مطلوب فيها. |
Hırvatistan'da çekilecek. | Open Subtitles | ويطلق النار في كرواتيا. |
Hırvatistan'da bir koruma görevindeydim. | Open Subtitles | كنت في مهمة حماية في (كرواتيا) |
Hırvatistan'da olduğumu ne zaman öğrendin? | Open Subtitles | متى عرفت أنني كنت في (كرواتيا)؟ |